29.04.2015, 13:44
İLİŞKİLİ KİŞİLER
(2) İlişkili kişi; kurumların kendi ortakları, kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurum ile idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları ifade eder. Ortakların eşleri, ortakların veya eşlerinin üstsoy ve altsoyu ile üçüncü derece dahil yansoy hısımları ve kayın hısımları da ilişkili kişi sayılır. Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde veya bölgelerde bulunan kişilerle yapılmış tüm işlemler, ilişkili kişilerle yapılmış sayılır.
Üst soy ilişkili kişiler;
şirket ortaklarının ve ortak eşlerinin
annesi
babası
sağ iseler dedesi ve ninesi
Alt Soy İlişkili Kişiler
şirket ortaklarının ve ortak eşlerinin
çocukları, torunları ve onların çocukları
a) Çocukları, babası ve annesi birinci dereceden
b) Torunları, büyükbabalar (dedeler), babaanne ve anneanne ile kardeşleri ikinci dereceden,
c) Amca, hala, dayı, teyze, yeğenler (kardeş çocukları) ve torun çocukları üçüncü dereceden,( NOT: buradaki çelişkiyi yasadan bakarak gşdermek gerekiyor )
Kan (usul - füru ve civar) hısımlarıdır.
Eşlerin herbirinin kan (usul - füru ve civar) hısımları, diğer eşin aynı derecede sıhri hısımlarıdır.
I-Kan Hısımlığı:
Kan hısımlığı başlıca iki şekilde kurulur. Üstsoy-altsoy hısımlığı ve civar hısımlığı.
a)Üstsoy-altsoy (usul ve füru) hısımlığı:
Üstsoy-altsoy hısımlığı birbirinin soyundan gelenler arasındaki hısımlıktır. Bu hısımlığa “düz hat (çizgi) kan hısımlığı” da denir.
Şahıslar arasındaki kan hısımlığının derecesi, hısımlar arasındaki doğumların sayısı ile belli olur. Burada en pratik sayma şekli hısımları birbirine bağlayan çizgileri saymaktır.
Mesela düz hat üzerinde birinci derecede hısımlık, ana-baba ile çocuk arasındadır. İkinci derecede hısımlık, büyük baba ve büyük ana ile torun arasındadır. Üçüncü derecede hısımlık ise, büyük baba ve büyük ana ile bunların füruundan (alt soyundan) ibarettir.
Civar hısımlığında ise, kavram gereği birinci derecede hısımlık söz konusu olamaz. Kardeşler arasındaki ikinci derecede bir hısımlıktır. Ancak teyze ve yeğenler arasındaki üçüncü derecede hısımlıktır. Kardeş çocukları arasında ve kardeş çocukları ile büyük amca, büyük teyze arasındaki hısımlık dördüncü derece bir hısımlıktır.
b-Civar kan hısımlığı:
Civar kan hısımlığı ortak soydan gelenler arasındadır. Örneğin kardeşler, kardeş çocukları, amca, dayı, hala, teyze arasındaki hısımlıktır. Civar kan hısımlığı, ya tam kan hısımlığıdır ya da yarım kan civar hısımlığı şeklinde ortaya çıkar. Köklerden (ana-baba) sadece biri ortak ise hısımlık “yarım kan civar hısımlığı” dır. Ana bir kardeşler, baba bir kardeşler arasında hısımlık böyledir. Ortak kökleri her ikisi de aynı ise “tam kan civar hısımlığı”söz konusu olur. Burada iki veya daha fazla kimse aynı ana-babada gelmektedir.
II-Sıhri hısımlık:
Medeni Kanun’un 18. maddesi sıhri hısımlığı düzenlemiştir. Buna göre; karı ve kocadan her birinin kan hısımları diğerinin aynı derecede sıhri hısımları olur.
Evlenmenin zevaliyle sıhri hısımlık zail olmaz. Bu hısımlık temelini evlenme akdi ile doğan bir aile ilişkisinden alır.
Sıhri hısımlık, eşlerden birinin, diğerinin kan bağı ile veya evlatlık ilişkisi ile bağlandığı hısımları arasındaki ilişkidir.
Sıhri hısımlığın doğmasında, diğer bir eşin bağlı olduğu hısımlarına (sahih) düzgün veya (gayri sahih) düzgün olmayan nesep bağı ile bağlanmış olması önem taşımaz.
Karı kocadan birinin kan hısımları diğerinin aynı derecede sıhri hısım olur.
Koray ATEŞ
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
E. Öğretim Görevlisi
korayates@muhasebetr.com
Transfer Fiyatlandırması Formunun Doldurulması
Tarih: 11.04.2011
GİRİŞ
Kurumlar Vergisi Beyannamesinin beyan dönemlerinde şirkete bağlı ve bağımsız muhasebecileri bekleyen önemli bir sıkıntı da Kurumlar Vergisi Beyannamesinin eklerinden biri olan Transfer Fiyatlandırması ve Örtülü Sermaye formunun nasıl sağlıklı bir şekilde doldurulacağı sorunudur.Bu çalışmada transfer fiyatlandırması ve örtülü sermayeyi teorik anlatmaktan ziyade formun nasıl doldurulacağı hususuna değinilmiştir.
I-TRANSFER FİYATLANDIRMASI KAPSAMINDAKİ İLİŞKİLİ KİŞİLERE İLİŞKİN BİLGİLER
Yurt İçinde Bulunan İlişkili Kişi Adı-Ünvanı Vergi Kimlik No/T.C. Kimlik No Yurt Dışında Bulunan İlişkili Kişi Adı-Ünvanı İlişkili Kişinin Bulunduğu Ülke
1.
2.
3.
4.
5.
Yukarıdaki tabloda şirket yetkilisi öncelikle ilişkili kişileri tespit etmelidir. İlişkili kişi; kurumların kendi ortakları, kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurum ile idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları ifade eder. Ortakların eşleri, ortakların veya eşlerinin üstsoy ve altsoyu ile üçüncü derece dahil yansoy hısımları ve kayın hısımları da ilişkili kişi sayılır. Bunlar tespit edildikten sonra tabloya bu kişi ve firmaların adı ve unvanları istenilen şekilde yazılır.
II-İLİŞKİLİ KİŞİLERLE GERÇEKLEŞTİRİLEN TRANSFER FİYATLANDIRMASINA İLİŞKİN İŞLEMLER
Alım
(YTL) Satım
(YTL)
Varlıklar
1. Hammadde-Yarı Mamul
2. Mamul-Ticari Mallar
3. Gayri Maddi Haklar/Varlıklar (Edinilen veya kullanılan)
4. Kiralamalar
5. Diğer (Belirtiniz)
Hizmetler
6. İnşaat-Onarım-Teknik
7. Araştırma ve Geliştirme
8. Komisyon
9. Diğer (Belirtiniz)
Mali İşlemler
10. Ödünç Para/Kredi- Faiz 331 bakiye faiz 131 bakiye faiz
11. Gayri Nakdi Krediler
12. Mevduat/Repo-Faiz
13. Vadeli İşlemler (Türev ürünler)
14. Menkul Kıymetler
15. Sigorta
16. Diğer (Belirtiniz)
Diğer İşlemler
17. İkramiye ve Benzeri Ödemeler
18. Grup İçi Hizmetler
19. Diğer (Belirtiniz)
Yapılan İşlemlerin Toplamı
Yukarıdaki tabloda 1,2,3,4, ve 5 nolu satırların olduğu kısımların alım sütunu bölümüne ilişkili kişilerden alınan hammadde –yarı mamul, mamul ticari mallari gayrimaddi haklar, kiralamalar ve 5 nolu satıra da bunların dışında kalan diğer alımlar KDV hariç tutarları ile yazılacaktır. Örneğin (A) şirketi ortağı olan (B) şirketinden KDV hariç 2010 yılı boyunca 125.000 TL’lik ticari mal aldıysa 2. satırın alım kısmına 125.000 TL (Tüm rakamlar KDV hariç olmalı) yazmalı. Bu mantığı diğer satırlara da aynı şekilde uygulayacağız.
Zira aynı şekilde ilişkili kişilere satılan hammadde-yarı mamul , mamul ticari malları gayrimaddi haklar, kiralamalar ve 5 nolu satıra da bunların dışında kalan diğer satımlar yazılacaktır. Örneğin (Z) firması ilişkili olduğu (K) firmasına 2010 yılı boyunca fabrika kiralamış ve bundan da (Z) firması KDV hariç 200.000 TL kira geliri elde etmiştir. (Z) firması burada 4. satır olan kiralamalar satırının satım sütununa 200.000 TL yazacaktır.
Tablonun “Hizmetler” kısmına ait inşaat-onarım-teknik-araştırma ve geliştirme-komisyon ve diğer kısma ait yerler de yukarıdaki açıklamaların aynısı geçerli olacaktır. Örneğin (Z) firması ortağının ortağı olduğu (S) firmasından 2010 boyunca KDV hariç 20.000 TL komisyon faturası alsın. Burada (Z) firması tablodaki 8. satırın alım sütununa 20.000 TL yazacaktır.
Tablonun beklide en önemli kısmı olan mali işlemler bölümünde ise özellikli durumlar vardır. 10. satır olan ödünç para-kredi ve faiz satırının alım bölümü ortaklardan alınan nakit paraları ifade etmektedir. Yani 10. satırın alım sütununa 331 hesabın 31.12.2010 bakiyesi ve hemen yanına ortaklara ödenen faiz varsa söz konusu faiz tutarı yazılacaktır. Yine 10. satırın satım sütunu ise ortaklara verilen nakit varlıkları ifade etmektedir ki bu da 131 hesabın 31.12.2010 bakiyesini buraya yazmamız gerekecektir. Hemen belirtmek isterim ki 131 hesabın bakiyesi 0 (sıfır) olabilir ancak ortaklara yıl sonunda bir adat yapıldıysa yani ortağa yıl içinde verdiğimiz nakit para karşılığında yıl sonunda bir faiz hesaplaması yapıp ortağa faiz faturası kesmişsek bu faturanın KDV hariç tutarını 131 bakiyesinin hemen yanına yazarız. Örneğin şirket ortağına 2010 yılı boyunca 25.000 TL nakit para kullandırmış ve bu nakit parayı ortaktan tahsil etmemiştir. Yani 31.12.2010 yılı 131 hesabın bakiyesi 25.000 TL’dir. Yıl sonunda aynı şirket ortağına kullandırdığı bu para için 3.500 TL faiz hesaplamış ve bu tutarı ortağına fatura etmiştir. Böylece tablonun 10. satırının satım bölümüne 25.000 TL yazıp yanındaki kısma da 3.500 TL’yi yazmamız gerekecektir. Eğer ortaktan bu 25.000 TL tahsil edilseydi bu sefer tablonun satım sütunun ilk kısmına sıfır yazıp yanındaki kısma da 3.500 TL’yi yine belirtecektir.Tablonun 11,12,13,14,15 ve 16. satırlarını da yukarıdaki mantıkla yaparız.
Alım
(YTL) Satım
(YTL)
Karşılaştırılabilir Fiyat Yöntemi
Maliyet Artı Yöntemi
Yeniden Satış Fiyatı Yöntemi
Kâr Bölüşüm Yöntemi
İşleme Dayalı Net Kâr Marjı Yöntemi
Mükellefçe Belirlenen Yöntem
Toplam İşlem Tutarı
Tablonun yukarıdaki kısmına ise alım sütunlarının toplamı ve satım sütunlarının toplamı yazılacaktır. Burada tavsiyemiz imalat yapan firmaların Maliyet Artı Yöntemini, İmalat yapmayan alım-satım yapan firmaların Karşılaştırılabilir Fiyat Yöntemini seçmesidir. Ayrıca bazı firmalar var ki malın imalatını yapıp kardeş firma olan dış ticaret firmasına ihraç kayıtlı satışını yapmaktadır. Bu tür firmalarında Yeniden Satış Fiyatı Yöntemini benimsemelerini tavsiye ediyorum.
Tablonun örtülü sermayeye ilişkin kısmında ise, 331 nolu hesabın bakiyesi sıfır ise ve yıl içinde herhangi bir tarihte öz kaynakların 3 katını aşmayacak kadar bir hareket yaşanmışsa tablonun bu kısmının doldurulması gerekmeyecektir . Eğer 331 nolu hesap bakiye veriyorsa tablo mutlaka doldurulmalıdır. Kimi yazarlar, ortaktan veya ortaklardan alınan borçların özkaynakların 3 katını aşması halinde bu tablonun doldurulması gerektiğini belirtmektedirler. Oysa kişisel kannatimce bu tablonun doldurulması için 331 nolu hesabın yıl sonu itibariyle bakiye vermesi kafidir. Tablonun Toplam Faiz Giderleri kısmına 2010 yılı boyunca ticari faaliyetlerden dolayı ödenen değil sadece ortakla ilişkili kişilerden alınan borçlara ödenen faizler yazılacaktır. Aynı şekilde kur farkı giderleri de ortak veya ortakla ilişkili kişilerden alınan borçlara ödenen kur farkı giderleri yazılacaktır.
Kaynak: http://www.MuhasebeTR.com
(Bu makale yazılı veya elektronik ortamda kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak göstermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır .)
Düzenleyen Ahmet BARLAK - 18.Nisan.2011 Saat 19:42
(2) İlişkili kişi; kurumların kendi ortakları, kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurum ile idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları ifade eder. Ortakların eşleri, ortakların veya eşlerinin üstsoy ve altsoyu ile üçüncü derece dahil yansoy hısımları ve kayın hısımları da ilişkili kişi sayılır. Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde veya bölgelerde bulunan kişilerle yapılmış tüm işlemler, ilişkili kişilerle yapılmış sayılır.
Üst soy ilişkili kişiler;
şirket ortaklarının ve ortak eşlerinin
annesi
babası
sağ iseler dedesi ve ninesi
Alt Soy İlişkili Kişiler
şirket ortaklarının ve ortak eşlerinin
çocukları, torunları ve onların çocukları
a) Çocukları, babası ve annesi birinci dereceden
b) Torunları, büyükbabalar (dedeler), babaanne ve anneanne ile kardeşleri ikinci dereceden,
c) Amca, hala, dayı, teyze, yeğenler (kardeş çocukları) ve torun çocukları üçüncü dereceden,( NOT: buradaki çelişkiyi yasadan bakarak gşdermek gerekiyor )
Kan (usul - füru ve civar) hısımlarıdır.
Eşlerin herbirinin kan (usul - füru ve civar) hısımları, diğer eşin aynı derecede sıhri hısımlarıdır.
I-Kan Hısımlığı:
Kan hısımlığı başlıca iki şekilde kurulur. Üstsoy-altsoy hısımlığı ve civar hısımlığı.
a)Üstsoy-altsoy (usul ve füru) hısımlığı:
Üstsoy-altsoy hısımlığı birbirinin soyundan gelenler arasındaki hısımlıktır. Bu hısımlığa “düz hat (çizgi) kan hısımlığı” da denir.
Şahıslar arasındaki kan hısımlığının derecesi, hısımlar arasındaki doğumların sayısı ile belli olur. Burada en pratik sayma şekli hısımları birbirine bağlayan çizgileri saymaktır.
Mesela düz hat üzerinde birinci derecede hısımlık, ana-baba ile çocuk arasındadır. İkinci derecede hısımlık, büyük baba ve büyük ana ile torun arasındadır. Üçüncü derecede hısımlık ise, büyük baba ve büyük ana ile bunların füruundan (alt soyundan) ibarettir.
Civar hısımlığında ise, kavram gereği birinci derecede hısımlık söz konusu olamaz. Kardeşler arasındaki ikinci derecede bir hısımlıktır. Ancak teyze ve yeğenler arasındaki üçüncü derecede hısımlıktır. Kardeş çocukları arasında ve kardeş çocukları ile büyük amca, büyük teyze arasındaki hısımlık dördüncü derece bir hısımlıktır.
b-Civar kan hısımlığı:
Civar kan hısımlığı ortak soydan gelenler arasındadır. Örneğin kardeşler, kardeş çocukları, amca, dayı, hala, teyze arasındaki hısımlıktır. Civar kan hısımlığı, ya tam kan hısımlığıdır ya da yarım kan civar hısımlığı şeklinde ortaya çıkar. Köklerden (ana-baba) sadece biri ortak ise hısımlık “yarım kan civar hısımlığı” dır. Ana bir kardeşler, baba bir kardeşler arasında hısımlık böyledir. Ortak kökleri her ikisi de aynı ise “tam kan civar hısımlığı”söz konusu olur. Burada iki veya daha fazla kimse aynı ana-babada gelmektedir.
II-Sıhri hısımlık:
Medeni Kanun’un 18. maddesi sıhri hısımlığı düzenlemiştir. Buna göre; karı ve kocadan her birinin kan hısımları diğerinin aynı derecede sıhri hısımları olur.
Evlenmenin zevaliyle sıhri hısımlık zail olmaz. Bu hısımlık temelini evlenme akdi ile doğan bir aile ilişkisinden alır.
Sıhri hısımlık, eşlerden birinin, diğerinin kan bağı ile veya evlatlık ilişkisi ile bağlandığı hısımları arasındaki ilişkidir.
Sıhri hısımlığın doğmasında, diğer bir eşin bağlı olduğu hısımlarına (sahih) düzgün veya (gayri sahih) düzgün olmayan nesep bağı ile bağlanmış olması önem taşımaz.
Karı kocadan birinin kan hısımları diğerinin aynı derecede sıhri hısım olur.
Koray ATEŞ
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
E. Öğretim Görevlisi
korayates@muhasebetr.com
Transfer Fiyatlandırması Formunun Doldurulması
Tarih: 11.04.2011
GİRİŞ
Kurumlar Vergisi Beyannamesinin beyan dönemlerinde şirkete bağlı ve bağımsız muhasebecileri bekleyen önemli bir sıkıntı da Kurumlar Vergisi Beyannamesinin eklerinden biri olan Transfer Fiyatlandırması ve Örtülü Sermaye formunun nasıl sağlıklı bir şekilde doldurulacağı sorunudur.Bu çalışmada transfer fiyatlandırması ve örtülü sermayeyi teorik anlatmaktan ziyade formun nasıl doldurulacağı hususuna değinilmiştir.
I-TRANSFER FİYATLANDIRMASI KAPSAMINDAKİ İLİŞKİLİ KİŞİLERE İLİŞKİN BİLGİLER
Yurt İçinde Bulunan İlişkili Kişi Adı-Ünvanı Vergi Kimlik No/T.C. Kimlik No Yurt Dışında Bulunan İlişkili Kişi Adı-Ünvanı İlişkili Kişinin Bulunduğu Ülke
1.
2.
3.
4.
5.
Yukarıdaki tabloda şirket yetkilisi öncelikle ilişkili kişileri tespit etmelidir. İlişkili kişi; kurumların kendi ortakları, kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurum ile idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları ifade eder. Ortakların eşleri, ortakların veya eşlerinin üstsoy ve altsoyu ile üçüncü derece dahil yansoy hısımları ve kayın hısımları da ilişkili kişi sayılır. Bunlar tespit edildikten sonra tabloya bu kişi ve firmaların adı ve unvanları istenilen şekilde yazılır.
II-İLİŞKİLİ KİŞİLERLE GERÇEKLEŞTİRİLEN TRANSFER FİYATLANDIRMASINA İLİŞKİN İŞLEMLER
Alım
(YTL) Satım
(YTL)
Varlıklar
1. Hammadde-Yarı Mamul
2. Mamul-Ticari Mallar
3. Gayri Maddi Haklar/Varlıklar (Edinilen veya kullanılan)
4. Kiralamalar
5. Diğer (Belirtiniz)
Hizmetler
6. İnşaat-Onarım-Teknik
7. Araştırma ve Geliştirme
8. Komisyon
9. Diğer (Belirtiniz)
Mali İşlemler
10. Ödünç Para/Kredi- Faiz 331 bakiye faiz 131 bakiye faiz
11. Gayri Nakdi Krediler
12. Mevduat/Repo-Faiz
13. Vadeli İşlemler (Türev ürünler)
14. Menkul Kıymetler
15. Sigorta
16. Diğer (Belirtiniz)
Diğer İşlemler
17. İkramiye ve Benzeri Ödemeler
18. Grup İçi Hizmetler
19. Diğer (Belirtiniz)
Yapılan İşlemlerin Toplamı
Yukarıdaki tabloda 1,2,3,4, ve 5 nolu satırların olduğu kısımların alım sütunu bölümüne ilişkili kişilerden alınan hammadde –yarı mamul, mamul ticari mallari gayrimaddi haklar, kiralamalar ve 5 nolu satıra da bunların dışında kalan diğer alımlar KDV hariç tutarları ile yazılacaktır. Örneğin (A) şirketi ortağı olan (B) şirketinden KDV hariç 2010 yılı boyunca 125.000 TL’lik ticari mal aldıysa 2. satırın alım kısmına 125.000 TL (Tüm rakamlar KDV hariç olmalı) yazmalı. Bu mantığı diğer satırlara da aynı şekilde uygulayacağız.
Zira aynı şekilde ilişkili kişilere satılan hammadde-yarı mamul , mamul ticari malları gayrimaddi haklar, kiralamalar ve 5 nolu satıra da bunların dışında kalan diğer satımlar yazılacaktır. Örneğin (Z) firması ilişkili olduğu (K) firmasına 2010 yılı boyunca fabrika kiralamış ve bundan da (Z) firması KDV hariç 200.000 TL kira geliri elde etmiştir. (Z) firması burada 4. satır olan kiralamalar satırının satım sütununa 200.000 TL yazacaktır.
Tablonun “Hizmetler” kısmına ait inşaat-onarım-teknik-araştırma ve geliştirme-komisyon ve diğer kısma ait yerler de yukarıdaki açıklamaların aynısı geçerli olacaktır. Örneğin (Z) firması ortağının ortağı olduğu (S) firmasından 2010 boyunca KDV hariç 20.000 TL komisyon faturası alsın. Burada (Z) firması tablodaki 8. satırın alım sütununa 20.000 TL yazacaktır.
Tablonun beklide en önemli kısmı olan mali işlemler bölümünde ise özellikli durumlar vardır. 10. satır olan ödünç para-kredi ve faiz satırının alım bölümü ortaklardan alınan nakit paraları ifade etmektedir. Yani 10. satırın alım sütununa 331 hesabın 31.12.2010 bakiyesi ve hemen yanına ortaklara ödenen faiz varsa söz konusu faiz tutarı yazılacaktır. Yine 10. satırın satım sütunu ise ortaklara verilen nakit varlıkları ifade etmektedir ki bu da 131 hesabın 31.12.2010 bakiyesini buraya yazmamız gerekecektir. Hemen belirtmek isterim ki 131 hesabın bakiyesi 0 (sıfır) olabilir ancak ortaklara yıl sonunda bir adat yapıldıysa yani ortağa yıl içinde verdiğimiz nakit para karşılığında yıl sonunda bir faiz hesaplaması yapıp ortağa faiz faturası kesmişsek bu faturanın KDV hariç tutarını 131 bakiyesinin hemen yanına yazarız. Örneğin şirket ortağına 2010 yılı boyunca 25.000 TL nakit para kullandırmış ve bu nakit parayı ortaktan tahsil etmemiştir. Yani 31.12.2010 yılı 131 hesabın bakiyesi 25.000 TL’dir. Yıl sonunda aynı şirket ortağına kullandırdığı bu para için 3.500 TL faiz hesaplamış ve bu tutarı ortağına fatura etmiştir. Böylece tablonun 10. satırının satım bölümüne 25.000 TL yazıp yanındaki kısma da 3.500 TL’yi yazmamız gerekecektir. Eğer ortaktan bu 25.000 TL tahsil edilseydi bu sefer tablonun satım sütunun ilk kısmına sıfır yazıp yanındaki kısma da 3.500 TL’yi yine belirtecektir.Tablonun 11,12,13,14,15 ve 16. satırlarını da yukarıdaki mantıkla yaparız.
Alım
(YTL) Satım
(YTL)
Karşılaştırılabilir Fiyat Yöntemi
Maliyet Artı Yöntemi
Yeniden Satış Fiyatı Yöntemi
Kâr Bölüşüm Yöntemi
İşleme Dayalı Net Kâr Marjı Yöntemi
Mükellefçe Belirlenen Yöntem
Toplam İşlem Tutarı
Tablonun yukarıdaki kısmına ise alım sütunlarının toplamı ve satım sütunlarının toplamı yazılacaktır. Burada tavsiyemiz imalat yapan firmaların Maliyet Artı Yöntemini, İmalat yapmayan alım-satım yapan firmaların Karşılaştırılabilir Fiyat Yöntemini seçmesidir. Ayrıca bazı firmalar var ki malın imalatını yapıp kardeş firma olan dış ticaret firmasına ihraç kayıtlı satışını yapmaktadır. Bu tür firmalarında Yeniden Satış Fiyatı Yöntemini benimsemelerini tavsiye ediyorum.
Tablonun örtülü sermayeye ilişkin kısmında ise, 331 nolu hesabın bakiyesi sıfır ise ve yıl içinde herhangi bir tarihte öz kaynakların 3 katını aşmayacak kadar bir hareket yaşanmışsa tablonun bu kısmının doldurulması gerekmeyecektir . Eğer 331 nolu hesap bakiye veriyorsa tablo mutlaka doldurulmalıdır. Kimi yazarlar, ortaktan veya ortaklardan alınan borçların özkaynakların 3 katını aşması halinde bu tablonun doldurulması gerektiğini belirtmektedirler. Oysa kişisel kannatimce bu tablonun doldurulması için 331 nolu hesabın yıl sonu itibariyle bakiye vermesi kafidir. Tablonun Toplam Faiz Giderleri kısmına 2010 yılı boyunca ticari faaliyetlerden dolayı ödenen değil sadece ortakla ilişkili kişilerden alınan borçlara ödenen faizler yazılacaktır. Aynı şekilde kur farkı giderleri de ortak veya ortakla ilişkili kişilerden alınan borçlara ödenen kur farkı giderleri yazılacaktır.
Kaynak: http://www.MuhasebeTR.com
(Bu makale yazılı veya elektronik ortamda kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak göstermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır .)
Düzenleyen Ahmet BARLAK - 18.Nisan.2011 Saat 19:42