30.04.2015, 14:56
numune mal teslimlerinde belge düzeni
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı
(Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.06.18.02/32229-270-5937
Konu : Dilekçeniz.
…
İlgi : … tarihli ve … sayılı dilekçeniz.
İlgi dilekçenizde; … Vergi Dairesi Müdürlüğünün … vergi numaralı mükellefi olduğunuzu, şirketinizin 15 günde bir olmak üzere “… KPSS Hazırlık” ve “… Eğitim Bilimleri” isminde dergileri süreli yayınlar kapsamında yayınladığını belirterek, tanıtım amaçlı bedelsiz olarak okullara, üniversitelere verilen dergiler ve süreli yayınlar için fatura düzenlenmesinin ve KDV hesaplanmasının gerekip gerekmediği ile söz konusu dergiler için ayrıca yıllık abonelikler de yapıldığı bu çerçevede her aboneye toplu veya her dergi gönderilişinde parça parça fatura kesilip kesilemeyeceği, dergilere isabet eden ve ertesi yıla sarkan gelirlerin hangi yılın geliri olarak dikkate alınacağı ve irsaliyeli fatura kullandığınızı dergilerin ise posta veya kargo yoluyla gönderildiği bu nedenle ayrıca gönderilen her dergi için sevk irsaliye düzenleme zorunluluğunun bulunup bulunmadığı hususlarında Başkanlığımızdan görüş talep etmektesiniz.
I-KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME
Bilindiği üzere, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1/1 inci maddesinde Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanunun, 10 uncu maddesinde, vergiyi doğuran olayın, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması, malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgeler verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesi, kısım kısım mal teslimi veya hizmet yapılması mutad olan veya bu hususlarda mutabık kalınan hallerde, her bir kısmın teslimi veya bir kısım hizmetin yapılması, anında meydana geleceği hükme bağlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununda değişiklik yapan 3099 sayılı Kanunun 2 nci maddesi ile, Maliye ve Gümrük Bakanlığı özel matrah şekilleri tespit etmeye yetkili kılınmış olup bu yetkiye dayanılarak 11 Seri Nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin A.1 Bölümünde “Gazete, dergi ve benzeri periyodik yayınların satışlarında perakende safhaya ait katma değer vergisi, doğrudan perakendeci bayiye satış yapan başbayiler tarafından, bu safhanın kârını da ihtiva edecek şekilde hesaplanıp ödenecektir. Bu durumda, sözü edilen yayınların perakende satış fiyatları vergili olarak tespit edilip, üzerlerine tek tutar halinde yazılacaktır.
…
Öte yandan bu yayınların perakendeciye doğrudan satış yapılan safhaya kadar olan (bu safha dahil) teslimleri Katma Değer Vergisi Kanununun genel hükümlerine göre vergilendirilecektir.” denilmek suretiyle dergi gibi periyodik yayınların özel matrah şekline tabi olduğu belirtilmiş olup, mükellef kurumun dergi ve süreli yayın teslimlerinde özel matrah şekli uygulanacaktır.
Mükellef kurumun zaman zaman tanıtım amaçlı olarak okullara ve üniversitelere bedelsiz dergiler ve süreli yayınlar göndermesi ve öğrencilere bu dergilerin bedelsiz olarak verilmesi ile ilgili olarak ise 50 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin A.2 bölümünde “… her ne kadar işletmede tüketilmemekte ise de ayni pazarlama gideri niteliğinde olduğundan, bu ürünlerin müşterilere ayrıca bir bedel alınmaksızın teslimi katma değer vergisi hesaplanmasını gerektirmemektedir.
Diğer taraftan, firmalar halen satışını yaptıkları veya piyasaya yeni çıkardıkları bir ürünün tanıtımını sağlamak amacıyla numune mallar üretmekte ve bu malları da ayrıca bir bedel tahsil etmeksizin vermektedir. Ana malın bütün özelliklerini taşımakla birlikte, satışa konu edilemeyecek bir miktarla sınırlı olan ve üzerinde “Numunedir, parayla satılmaz, vb.” ibareleri taşıyan bu mallar da, işletmede tüketilmemekle birlikte ayni pazarlama gideri özelliğini taşıdığından, bu malların bedel alınmaksızın. teslimi de eşantiyonlarda olduğu gibi katma değer vergisi hesaplanmasını gerektirmemektedir.
Bu açıklamalar çerçevesinde gerek numune, gerekse eşantiyon adı altında teslim edilen malların;
- Ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması,
- Ayrıca bir satışa konu olmayacak şekilde verilmesi,
halinde katma değer vergisi hesaplanmayacaktır.
Bu şartlara ilaveten, numune malların firmanın ünvanı ve para ile satılmayacağını belirten bir şerhi taşıması gerekmektedir.
İşletmenin iktisadi faaliyetini yaygınlaştırmaya ve tanıtmaya yönelik olarak verilen bu mallar için yüklenilen vergiler, genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılacaktır.” açıklamalarına yer verilmiştir.
Bu itibarla yukarıda belirtilen şartları taşıması kaydıyla bedelsiz olarak yapılacak numune mal teslimleri için katma değer vergisi hesaplanmayacak olup, bu mallar için yüklenilen vergiler, genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılacaktır. Ancak, numune mal olarak teslimi yapılan dergiler, süreli yayınlar, kitaplar vb. üzerinde gerekli şerhlerin yer almaması halinde emsal bedel üzerinden katma değer vergisi hesaplanacaktır.
II-VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinde; “Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.” denilmiş olup, söz konusu kayıtların ise aynı Kanunun 229 ve müteakip maddelerinde yer alan belgelerden herhangi biri ile tevsikinin zorunlu olduğu hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun 229 uncu maddesinde; “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.” denilerek, 230 uncu maddesinin 5 nci bendinde ise; “… Malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı veya taşıttırıldığı hallerde satıcının, teslim edilen malın alıcı tarafından taşınması veya taşıttırılması halinde alıcının, taşınan veya taşıttırılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlenmesi ve taşıtta bulundurulması şarttır.” hükmüne yer verilmiştir.
Öte yandan; 211 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde; “… sattıkları mallar dolayısıyla Vergi Usul Kanununun 231 inci maddesinin beş numaralı fıkrasının mükelleflere tanıdığı, malın tesliminden itibaren faturanın yedi gün içinde düzenlenmesi imkanından vazgeçerek bu yükümlülüğü derhal yerine getirmek isteyen mükelleflere fatura ve sevk irsaliyesini ayrı ayrı düzenlemeksizin diledikleri taktirde, bu tebliğ esaslarına uygun olarak “irsaliyeli fatura” adı altında tek bir belge düzenleme ve kullanma imkanı tanınmış ve buna ilişkin esaslar bentler halinde sayılmış olup, b bendinde, “irsaliyeli fatura” uygulamasını seçen mükelleflerden mal satın alan mükelleflerin, bu malları taşımaları veya taşıttırmaları esnasında “irsaliyeli fatura” bulunması halinde bunların “sevk irsaliyesi” düzenleme yükümlülükleri yoktur.” açıklaması yer anlaktadır.
Buna göre, dergi, kitap ve süreli yayın faaliyetinde bulunan şirketiniz tarafından satışlarınızı artırmak amacıyla üniversite öğrencilerine dağıtılan ve yukarıda yer alan hususlar doğrultusunda promosyon olarak kabul edilen ürünler (dergi ve kitaplar) için bu malların promosyon olduğuna dair şerh düşülmek suretiyle sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekmekte olup, fatura düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır.
Satışlarınıza ait faturaların, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenmesi gerekmekle birlikte; Kanunun emredici hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla (KDV, Kurumlar Vergisi açısından dönem kaydırmamak koşuluyla) bir kısım müşterilerinizle şirketiniz arasında düzenlenecek sözleşme ile mal tesliminin belirli dönemler itibariyle kısım kısım ifa edileceği hususunda mutabık kalınması halinde, faturanın bu dönemler itibariyle düzenlenmesinde bir sakınca bulunmamakla birlikte, malın tesliminden önce bedelin tamamı üzerinden düzenlenecek faturanın malın sevki sırasında düzenleyeceğiniz irsaliyenin ikinci nüshasına, kesilen faturanın tarih ve numarasının şerh düşülmesi suretiyle fatura ve sevk irsaliyesi uyumunun sağlanması gerekmektedir.
Ayrıca, şirketinizce satışı ve dağıtımı yapılan malların posta veya kargo aracılığıyla gönderilmesi işleminde irsaliyeli fatura düzenlenmesi halinde ayrıca bir sevk irsaliyesinin tanzim edilmesine gerek bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Düzenleyen Ahmet BARLAK - 08.Şubat.2011 Saat 16:58
Yukarı Dön
PROMOSYON ÜRÜNLERİ, NUMUNE VE EŞANTİYONLARIN TESLİMİNDE BELGE DÜZENİ VE MUHASEBE KAYD - Y.ERCAN - 01-15-2010 11:52 AM
Rekabetin yoğun bir şekilde yaşandığı ticari hayatta,işletmeler satışlarını artırmak amacıyla, bir takım pazarlama teknikleri geliştirilmekte, satışı yapılan malın yanında başka bir malın ayrıca bir bedel alınmaksızın verilmesi, bunun yanında yılbaşlarında, bayramlarda, takvim, ajanda, blok not, kalem vb eşantiyon dağıttıkları da sıkça rastlanan durumlardandır. Bu yazımız da yukarıda bahsettiğimiz ürünlerin tesliminde belge düzeni nasıl olmalıdır? Sorusuna cevap arayacağız.
I- Promosyon Teslimlerinde Belge Düzeni
Promosyon, satışı yapılan malın yanında ayrıca herhangi bir bedel talep edilmeden verilen ürünlerdir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu faturayı şöyle tanımlamaktadır; “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.” Bu tanımda öne çıkan husus borçlanılan meblağın faturada yer almasıdır. Yani kısaca fatura, borç alacak ilişkisinin bir sonucudur. Ancak, promosyon mal teslimlerinde bedel talebi söz konusu değildir. Yani taraflar arasında bu teslimlere ilişkin olarak borç alacak ilişkisi doğmamaktadır. Dolayısıyla, promosyon teslimlerinde teslimi yapan tarafın fatura düzenlemesi gerekmemektedir.
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı (Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü) 14.04.2007 tarihin de vermiş olduğu muktezada “Dergi, kitap ve süreli yayın faaliyetinde bulunan şirketiniz tarafından satışlarınızı artırmak amacıyla üniversite öğrencilerine dağıtılan ve yukarıda yer alan hususlar doğrultusunda promosyon olarak kabul edilen ürünler (dergi ve kitaplar) için bu malların promosyon olduğuna dair şerh düşülmek suretiyle sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekmekte olup, fatura düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır.” denilmek suretiyle bu hususa vurgu yapılmıştır.
Promosyon mal teslimlerinin sevk irsaliyesi karşısındaki durumunun biraz daha karışık olduğu söylenebilir. Bu konunun açıklığa kavuşturulabilmesi için sevk irsaliyesinin düzenlenme amaçlarının tam olarak kavranması gerekmektedir. Genel olarak sevk irsaliyesi, ticari mal hareketlerinin takip edilebilmesi ve bu hareketlerin faturalaştırılmasının kontrolü amacıyla tesis edilmiştir. Bu noktadan hareketle promosyon mal teslimlerinin ticari mal hareketi olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği önem arz etmektedir.
Promosyon teslimlerinde satılan veya satıma sunulan bir mal olmamakla birlikte, bu tür teslimlerin hedefi satışları artırmak olduğuna göre nihai anlamda ticari mal hareketinden söz etmek doğru olacaktır. Dolayısıyla bu tür mal hareketlerinin sevk irsaliyesine bağlanması ve irsaliye üzerinde promosyon teslim olduğunun ayrıca belirtilmesi gerekmektedir. İrsaliye üzerine bu şekilde şerh düşülmek suretiyle bu irsaliyelerin niçin faturalaştırılmadığının izahı mümkün olacaktır.
II- Eşantiyon Teslimlerinde Belge Düzeni
Firmaların belirli zamanlarda, özellikle dini bayramlarda ve yılbaşlarında kendi tanıtımlarını yapmak amacıyla her hangi bir bedel almaksızın kalem, anahtarlık, ajanda, takvim ve benzeri eşya dağıtmaları geleneksel hale gelmiştir.
Eşantiyon olarak verilen ürünlerin, ticari teamüllere uygun nitelik ve miktarda bulunması ve herhangi bir satışa konu olmayacak şekilde teslim edilmesi gerekmektedir. Bu şartlardan birisini üzerinde bulundurmayan teslimler eşantiyon mal teslimi olarak değerlendirilemez.
Promosyon mal teslimlerinde ayrıntılı olarak izah edildiği üzere bedelsiz mal teslimlerinde fatura düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır. Buradan hareketle eşantiyon mal teslimlerinde de fatura düzenleme zorunluluğu bulunmadığı söylenebilir. Fakat işletmeler isterlerse bu ürünleri düzenledikleri faturalarda bedelsiz olarak gösterebilirler.
Eşantiyon ürün teslimlerinin sevk irsaliyesine bağlanmasına da kanaatimizce gerek bulunmamaktadır. Zira, bu tür teslimleri ticari teslimler olarak değerlendirmek olası değildir. Dolayısıyla, ticari nitelik taşımayan teslimler için sevk irsaliyesi düzenlenmesine de gerek bulunmamaktadır.
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı (Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü) 18.09.2007 tarihinde vermiş olduğu muktezada “ firmanız tarafından hastane, poliklinik ve benzeri yerlere yapılan ziyaretlerde ticari mal niteliği taşımayan ve ürünleriniz tanıtımına yönelik olarak dağıtılan broşür, bloknot, kalem gibi promosyon ürünleri, eşantiyonlar ve numune ilaçların taşınması sırasında sevk irsaliyesi düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır” denilerek bu durum açıklanmıştır. Buradan hareketle ticari nitelik taşımayan eşantiyon ürün teslimleri için sevk irsaliyesi düzenlenmesine gerek bulunmadığı söylenebilir.
Ancak, bu şekilde yapılan teslimlerin bir şekilde takip edilmesi ve tevsiki önem arz etmektedir. Bunu gerçekleştirebilmek amacıyla eşantiyon ürün teslimlerinin bir tutanakla yapılması mümkündür. Düzenlenecek tutanakta; tarih, eşantiyona konu olan malın miktar ve cinsi, malın niçin ve kime teslim edildiği ve kaşe ve imza gibi bilgilerin bulunması önem arz etmektedir.
III- Numune Mal Teslimlerinde Belge Düzeni
Firmalar halen satışını yaptıkları veya piyasaya yeni çıkardıkları bir ürünün tanıtımını sağlamak amacıyla numune mallar üretmekte ve bu malları da ayrıca bir bedel tahsil etmeksizin vermektedir. Ana malın bütün özelliklerini taşımakla birlikte, satışa konu edilemeyecek bir miktarla sınırlı olan ve üzerinde “Numunedir, parayla satılmaz, vb” ibareleri taşıyan bu mallar da, işletmede tüketilmemekle birlikte ayni pazarlama gideri özelliği taşıdığından, bu malların bedel alınmaksızın teslimi de eşantiyonlarda olduğu gibi katma değer vergisi hesaplanmasını gerektirmemektedir.
Bu açıklamalar çerçevesinde numune adı altında teslim edilen malların;
• Ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması,
• Ayrıca bir satışa konu olmayacak şekilde verilmesi halinde katma değer vergisi hesaplanmayacaktır. Bu şartlara ilaveten, numune malların firmanın ünvanı ve para ile satılmayacağını belirten bir şerhi taşıması gerekmektedir.
İşletmenin iktisadi faaliyetini yaygınlaştırmaya ve tanıtmaya yönelik olarak verilen bu mallar için yüklenilen vergiler, genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılacaktır.” şeklinde açıklanmıştır.
Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 230’uncu maddesinin 5’inci bendinde ise ‘’(3239 sayılı Kanunun 19'uncu maddesiyle değişen bent) Satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numarası, (Malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı veya taşıttırıldığı hallerde satıcının, teslim edilen malın alıcı tarafından taşınması veya taşıttırılması halinde alıcının, taşınan veya taşıttırılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlenmesi ve taşıtta bulundurulması şarttır’’. hükmüne yer verilmiştir.
Anılan madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, sevk irsaliyesi; ticari mal hareketinin izlenmesi amacıyla düzenlenen ve her zaman alım-satım ilişkisi gerektirmeyen bir belgedir.
Konuyla ilgili olarak yayımlanan Vergi Usul Kanunun 173 Seri No.lu Genel Tebliğinin C/f bölümünde “Numune üzerine veya tecrübe ve muayene şartıyla satım yapılmak üzere mal sevkiyatı yapılması halinde sevk edilen mallar için sevk irsaliyesi düzenlenmesi zorunludur. Bu tür sevkiyatlarda, malı satıcı taşıyor veya taşıtıyorsa irsaliye satıcı tarafından, alıcı taşıyor veya taşıtıyorsa irsaliye alıcı tarafından düzenlenecektir. Ancak, kabule bağlı olan ve bunun için yazılı bir sözleşme bulunan bu tür satışlarda, fatura düzenlenmesindeki on günlük sürenin kabul tarihinden itibaren başlayacağı tabiidir’’ denilmektedir.
Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda bedelsiz yani numune ürünlerin teslimlerinde, ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması, satışa konu olmayacak şekilde yapılması ve ilgili firmanın unvanını taşıması ayrıca para ile satılamayacağının ürün üzerinde açıkça belirtilmesi, bu malların numune olduğuna dair şerh düşülmek suretiyle sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekmekte olup, fatura düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır.
IV- Muhasebe Kayıtları
Örnek-1 (X) Firması yılbaşında müşterilerine dağıtmak için (Y) firmasına maliyeti 1.000 + KDV’ye anahtarlık yaptırmıştır.(KDV Oranı % 18)
Alım Kaydı
----------------------------------//---------------------------------
157 Diğer Stoklar 1.000
191 İndirilecek KDV 180
329 Diğer Ticari Borçlar 1.180
---------------------------------//-----------------------------------
Eşantiyonların Müşterilere Dağıtılması
----------------------------------//---------------------------------
760 Paz.Sat ve Dağ.Gid 1.000
157 Diğer Stoklar 1.000
---------------------------------//-----------------------------------
IV- Sonuç
Bedelsiz ürün teslimlerinden biri olan promosyon ve numune mal teslimlerinde fatura düzenlenmesine gerek bulunmamakla birlikte(fatura düzenlemesinde bir sakınca yoktur) sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekmektedir. Bunun yanında eşantiyon ürün teslimlerinde hem fatura ve hem de sevk irsaliyesi düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır. Ancak, bu tür teslimlerin tevsiki amacıyla, teslim sırasında bir tutanak düzenlenmesi tavsiye edilmektedir.
Yararlanılan Kaynaklar
3065 Sayılı KDV Kanunu
50 Seri Nolu KDV Genel Tebliği
213 Sayılı V.U.K. 173 Seri No’lu Genel Tebliği
213 sayılı V.U.K. Madde No:230
Ahmet FIRAT
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Kemal TATAR
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
muhasebetr.com
Yukarı Dön
P
ROMOSYON, EŞANTİYON VE NUMUNE ÜRÜN TESLİMLERİNİN FATURA VEYA FATURA BENZERİ BELGEYE BAĞLANMASI GEREKİYOR
PROMOSYON, EŞANTİYON VE NUMUNE ÜRÜN TESLİMLERİNİN FATURA VEYA FATURA BENZERİ BELGEYE BAĞLANMASI GEREKİYOR
Güray ÖĞREDİK
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Mazars&Denge Denetim YMM A.Ş.
http://www.muhasebetr.com (24.08.2007)
Promosyon ürünlerin, numunelerin ve eşantiyonların KDV karşısındaki durumu (50) seri numaralı KDV Genel Tebliği ile açıklanmış ve teslimlerinde katma değer vergisi hesaplanmasına gerek olmayan bu ürünler için yüklenilen katma değer vergisinin indirim konusu yapılabileceği belirtilmişti.
Son zamanlarda, gerek mali müşavirlik sektöründe meslektaşlarımızdan duyulan ve gözlemlenen [1] gerekse çeşitli firmalardan iletilen bilgilere ve sorulara istinaden edinilen bilgilere göre; indirimine izin verilen katma değer vergisinin iade konusu yapılabilmesi ve kayıtlarda kabul edilmesi için bedelsiz promosyon, eşantiyon ve numune ürünlerin tesliminin fatura veya fatura yerine geçen bir belgeye bağlanması şartına, (50) seri numaralı KDVGT’nde ve ilgili diğer mevzuatta bu yönde açık ve kesin bir düzenleme olmamasına rağmen bazı vergi daireleri tarafından özel olarak dikkat edildiği gözlenmektedir. Bu nedenle, (50) seri numaralı KDVGT’nde yazılı esaslara göre bedelsiz olarak ve bu nedenle katma değer vergisi hesaplamaksızın teslimi yapılan promosyon, numune ve eşantiyon ürünleri için sevk irsaliyesi veya irsaliyeli fatura düzenlenmesinin ve bedel içermeyen söz konusu belgelere, teslimin içeriğine dair açıklayıcı bir not yazılmasının, ileride oluşabilecek olası ihtilafları önleyeceği görüşündeyiz.
Promosyon olarak adlandırılan ürünler bilindiği gibi satışı yapılan esas ürünün/malın yanında, satışları arttırmak amacıyla pazarlama tekniği kapsamında bedelsiz olarak bir başka ürünün ya da aynı üründen bir veya bir kaçının daha bedelsiz olara müşteriye verilmesidir. Bu tarz teslimlerde bedelsiz olarak verilen malın KDV mevzuatı gereği faturada gösterilmesi “miktar iskontosu" şeklinde değil, “tutar iskontosu" şeklinde olmalıdır. Yani, 100 YTL’lik (A) Malının yanında ayrıca 10 YTL’lik (B) malı verilirse, fatura aşağıdaki gibi olmalıdır:
(A) Malı 100 YTL
(B) Malı 10 YTL
------------
Toplam: 110 YTL
İskonto 10 YTL
------------
KDV Matrahı 100 YTL
KDV %18 18 YTL
------------
Toplam 118 YTL
=======
Promosyon ürün eğer, “miktar iskontosu" şeklinde gösterilirse, yani;
İlk şekil İkinci şekil
---------------------------------------- -------------------------------------------
(A) Malı 100 YTL (A) Malı 100 YTL
(B) Malı 10 YTL (B) Malı - 0-
------------ ------------
Toplam 110 YTL KDV Matrahı 100 YTL
Bedelsiz (B) KDV %18 18 YTL
Malı 10 YTL ------------
----------- Toplam 118 YTL
KDV Matrahı 100 YTL =======
KDV %18 18 YTL
-----------
Toplam 118 YTL
=======
İşte bu noktada işletmeye ait bir malın bedelsiz işletme dışına çıkarılmasına izin vermeyen KDV Kanunu madde 27, faturada “miktar iskontosu" olarak bedelsiz mal şeklinde gösterilen bu teslim için, firmanın emsal bedel üzerinden KDV beyan etmeyerek vergi ziyaına sebebiyet olması sonucunu götürecektir. KDV Kanunu madde 27 aşağıdaki gibidir:
“Madde 27: Emsal bedeli ve emsal ücreti:
1. Bedeli bulunmayan veya bilinmeyen işlemler ile bedelin mal, menfaat, hizmet gibi paradan başka değerler olması halinde matrah işlemin mahiyetine göre emsal bedeli veya emsal ücretidir.
2. Bedelin emsal bedeline veya emsal ücretine göre açık bir şekilde düşük olduğu ve bu düşüklüğün mükellefçe haklı bir sebeple açıklanamadığı hallerde de, matrah olarak emsal bedeli veya emsal ücreti esas alınır.
3. Emsal bedeli ve emsal ücreti Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre tespit olunur.
4. Katma değer vergisi uygulaması bakımından emsal bedelin tayininde genel idare giderleri ve genel giderlerden mamule düşen hissenin bedele katılması mecburidir.
5. Serbest meslek faaliyetleri için ilgili meslek teşekküllerince tespit edilmiş bir tarife varsa, hizmetin bedeli, bu tarifede gösterilen ücretten düşük olamaz"
Tekrar konumuza dönecek olursak, promosyon, eşantiyon ve numune ürünlerin belgelenmesi mevzuunda promosyon ürün teslimleri her şekilde vergi ve muhasebe uygulaması açısından fatura ve fatura benzeri belgeye bağlanmak zorundadır.
Asıl sorun eşantiyon ve numune olarak adlandırılan bedelsiz ürünlerde söz konusudur.
Pek çok sektörde tanıtım çok önemlidir. Bunun yanı sıra gelenek ve göreneklerimize göre bayram ve yıl başı gibi özel günlerde işletmeler önemli müşterilerine veya tedarikçilerine ya da ilişkili oldukları diğer şirket, kurum ve kuruluşlara hediyelik bir çok değişik bedelsiz ürün göndermektedir. Bu ürünler bazı zamanlar çok değerli olabilmektedir.
Bilindiği gibi bir giderin vergi mevzuatı açısından kabul edilebilmesi bu giderin ticari hayat ile ilgili olması, genel kabul görmüş ticari teamüllere (miktar ve tutar olarak) uygun olması ve elbette belgeye bağlanması ile mümkündür.
İşletmeler genel olarak hediye veya numune olarak verecekleri bir ürün için kendi kayıtlarına giriş yapılırken fatura veya benzeri belge teminini yeterli görmektedirler. Oysa vergisel açıdan yapılacak bir incelemede bu bedelsiz ürünlerin gerçekten ticari teamüllere (miktar ve tutar olarak) uygun bir şekilde ve gerçekten ticari hayat açısından ilişkili olunan kişilere mi verildiğinin belgelenmesi istenebilecektir.
Bu konuda açık ve doğrudan bir Kanun metni veya düzenleme olmamakla birlikte, KVK ve GVK’nın gider kabul edilme şartlarına ilişkin maddeleri ile VUK’nun 3’üncü maddesinde yer alan “vergilendirmede vergiyi doğrudan olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır" hükmünden hareketle, işletmelerin bedelsiz teslimlerini gerçekten de ticari açıdan ilişkili oldukları kabul edilecek kişilere yapıp yapmadıklarını belgelenmek suretiyle ispatı istenebilir, düşüncesindeyiz.
Bu sebeple işletmeler, özel günlerde veya faaliyetleri gereği eşantiyon ve numune teslimlerinde mutlak olarak irsaliye ve bedelsiz fatura yada irsaliyeli fatura düzenlemeleri, bu belgelerin ekinde ise yapılan teslimle ilgili gerekçeli bir nota (Örneğin; eşantiyon veya numune verilen kişinin işletme ile alakası, neden böyle bir teslim yapıldığı..v.b.) yer verilmesi ve karşı tarafından bu bedelsiz ürünleri teslim aldığına dair irsaliyede kaşe ve imzasının olmasının doğru olacaktır, düşüncesindeyiz.
Bazı işletmeler, özellikle eşantiyon işlemini abartmakta, şirket ortaklarına ait şahsi harcamaları (giyim, süs eşyası, çiçek, elektronik malzeme ve ürün…v.b.) sanki işletme ile ticari çevreden alâkalı kişi ya da kişilere eşantiyon (hediye) ürün teslimi gibi göstermek amacıyla, gider faturasının arkasına ya da ekine müşteri ya da tedarikçi firmalardan birisinin veya yöneticisinin adı yazılmaktadır.
Bu gibi bir tespit, öncelikle (50) seri numaralı KDVGT’nde yer alan miktar ve tutarsal açıdan ticari teamüllere aykırılık yönünden KDV indiriminin reddini, GVK Madde 40 açısından giderin ticari kazançla ilgili olmaması nedeniyle giderin reddinin ve hatta VUK Madde 30/4 açısından re’en takdire kadar gidecek bir eleştiri sürecini doğurabilir. Elbette burada kilit nokta yine “emsal" olarak alınacak “miktar ve tutarsal ticari teamül" olacaktır. İnceleme sonucunda çok somut bir veri olmasa bile, bu tarz harcamaların göze batacak kadar fazla olması, işletmenin dolaylı olarak diğer hesaplarının da daha detaylı incelenmesine de sebep olabilecektir.
Son olarak ise bu işlemlerin muhasebe ve dönemsellik boyutuna değinmek istiyoruz. Promosyon, eşantiyon veya numune olarak alınan mallara ait gider faturaları asla doğrudan gider olarak kaydedilmelidir. Özellikle de yılın son birkaç günü tarihli olursa. Öncelikle 157-Diğer Stoklar hesabında takip edilmeli ve yukarıda açıklandığı şekilde teslimleri belgeye bağlandıktan sonra, teslim tarihlerine göre ilgili gider hesabına çıkış kaydı yapılmalıdır.
Yukarı Dön
Numune Malların Muhasebeleştirilmesi
Numune mallar asıl malın özelliğini taşıyan için TİCARİ MALLAR Hesabı’na
Kaydedilebilir. Ancak her iki üretim şeklinde de numune malları promosyon
Ve eşantiyonlarda olduğu gibi Diğer STOKLAR hesabında izlemekte yarar
Bulunmaktadır.
Uygulamada numune malları işletme üretiyorsa, özellikle hazır giyim sektöründe
Ayrı bir “Numune Gider Yeri” oluşturdukları gözlenmektedir. Bu durumda
Numune gider yerinde tahakkuk eden bütün giderlerin PAZARLAMA
Satış VE Dağıtım Giderleri hesabına aktarılması gerekir (Yükçü ve Yükçü,
2004, 41).
işletme ister kendisi üretsin veya fason olarak dışarıya ürettirsin her iki üretim
şeklinde de hammadde ve malzemenin alımı, malzemenin tüketimi, direkt
İşçilik tahakkuku ve yansıtma kayıtlarını yapması doğaldır. Bu maliyet kayı
tları ile ilgili sorun olmadığından söz konusu kayıtlar bu çalıflmada yapılmayacaktı
r. Anacak yansıtma hesaplarının YARI MAMULLER-Üretim hesabına
Aktarılmasından sonraki kayıtlar yapılacaktır.
ABC işletmesi piyasaya yeni çıkardığı X ilacından 1000 kutu numune ilacı her
Bir kutunun maliyeti 3,00 TYL den 05.03.2006 tahinde üretmiştir. İşletme
800 kutu ilacı bedelsiz olarak 08.06.2006 tarihinde damıtmıştır. Kalan kısmı
İse “numunedir satılmaz” etiketli kutuları deriştirerek bedel karlılığında satı
lmıfltır.
________________ 05.03.2006_________________
157 D‹⁄ER STOKLAR 3000,00
151 YARI MAMULLER-ÜRET‹M 3000,00
________________ _______________________
760 PAZARLAMA SATİşi VE DA⁄ITIM G‹DERLER‹ 3000,00
157 D‹⁄ER STOKLAR 3000,00
________________ ______________________
Da¤ıtımı yapılan 800 kutu ilacın maliyeti PAZARLAMA SATİşi VE DA⁄ITIM
G‹DERLER‹ hesabına aktarılır ve kalan kısım ise D‹⁄ER STOKLAR hesabında
izlemeye devam edilir. Uygulamada numune olarak üretilen ürünlerin bir kısmı
nın numune olarak verilmeyip satişlı yapıldı¤ı görülmektedir. E¤er işlletme
kalan numune malları bedel karflılı¤ında satmak isterse; bu durumda bedel
mali ÇÖZÜM 79
‹SMMMO Yayın Organı
karflılı¤ı fatura kesilerek numunenin maliyeti Satılan Malın Maliyetine aktarılmalı
dır.
ABC işletmesi 200 kutu numune ilacı kutusunu 4,00 YTL den (+ % 8 KDV)
08.07.2006 tarihinde satmıştır.
________________08.07.2006_______________
100 KASA 864,00
602 Diğer Satışılar 800,00
391 HESAPLANAN KDV 64,00
________________ 08.07.2006 ___________
623 Diğer Satışların Maliyeti 600,00
157 Diğer STOKLAR 600,00
___________________ ______________
Numune malları sevk ve dağıtımını işletme yüklenecekse, nakliye giderleri de
PAZARLAMA Satışı VE DA⁄ITIM G‹DERLER‹ hesabına aktarılır.
Uygulamada numunelerin tesliminin muhasebeleştirilmesinde; numune verilirken
Düzenlenen sevk irsaliyesinde teslim edilen malın içinde numune oldu-
¤u veya numune olarak teslim edildiği belirtilir. Fatura için ise bu teslim edilen
Malların faturasını firma kendi kendine keserek stok çıkışlı yapar. Yani işletme
Numuneye konu olan malı alırken, ithal ederken, üretirken yüklenmişle
Olduğu Katma Değer Vergisini indirime tabi tutar, elden çıkartma işleminde
De kendi kendine fatura kesmik sureti ile Katma Değer Vergisi hesaplar. Faturada
Katma Değer Vergisi hesaplarken bir yandan da fatura tutarı gider yazı
larak indirime tabi tutulmaktadır.
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı
(Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.06.18.02/32229-270-5937
Konu : Dilekçeniz.
…
İlgi : … tarihli ve … sayılı dilekçeniz.
İlgi dilekçenizde; … Vergi Dairesi Müdürlüğünün … vergi numaralı mükellefi olduğunuzu, şirketinizin 15 günde bir olmak üzere “… KPSS Hazırlık” ve “… Eğitim Bilimleri” isminde dergileri süreli yayınlar kapsamında yayınladığını belirterek, tanıtım amaçlı bedelsiz olarak okullara, üniversitelere verilen dergiler ve süreli yayınlar için fatura düzenlenmesinin ve KDV hesaplanmasının gerekip gerekmediği ile söz konusu dergiler için ayrıca yıllık abonelikler de yapıldığı bu çerçevede her aboneye toplu veya her dergi gönderilişinde parça parça fatura kesilip kesilemeyeceği, dergilere isabet eden ve ertesi yıla sarkan gelirlerin hangi yılın geliri olarak dikkate alınacağı ve irsaliyeli fatura kullandığınızı dergilerin ise posta veya kargo yoluyla gönderildiği bu nedenle ayrıca gönderilen her dergi için sevk irsaliye düzenleme zorunluluğunun bulunup bulunmadığı hususlarında Başkanlığımızdan görüş talep etmektesiniz.
I-KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME
Bilindiği üzere, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1/1 inci maddesinde Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanunun, 10 uncu maddesinde, vergiyi doğuran olayın, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması, malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgeler verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesi, kısım kısım mal teslimi veya hizmet yapılması mutad olan veya bu hususlarda mutabık kalınan hallerde, her bir kısmın teslimi veya bir kısım hizmetin yapılması, anında meydana geleceği hükme bağlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununda değişiklik yapan 3099 sayılı Kanunun 2 nci maddesi ile, Maliye ve Gümrük Bakanlığı özel matrah şekilleri tespit etmeye yetkili kılınmış olup bu yetkiye dayanılarak 11 Seri Nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin A.1 Bölümünde “Gazete, dergi ve benzeri periyodik yayınların satışlarında perakende safhaya ait katma değer vergisi, doğrudan perakendeci bayiye satış yapan başbayiler tarafından, bu safhanın kârını da ihtiva edecek şekilde hesaplanıp ödenecektir. Bu durumda, sözü edilen yayınların perakende satış fiyatları vergili olarak tespit edilip, üzerlerine tek tutar halinde yazılacaktır.
…
Öte yandan bu yayınların perakendeciye doğrudan satış yapılan safhaya kadar olan (bu safha dahil) teslimleri Katma Değer Vergisi Kanununun genel hükümlerine göre vergilendirilecektir.” denilmek suretiyle dergi gibi periyodik yayınların özel matrah şekline tabi olduğu belirtilmiş olup, mükellef kurumun dergi ve süreli yayın teslimlerinde özel matrah şekli uygulanacaktır.
Mükellef kurumun zaman zaman tanıtım amaçlı olarak okullara ve üniversitelere bedelsiz dergiler ve süreli yayınlar göndermesi ve öğrencilere bu dergilerin bedelsiz olarak verilmesi ile ilgili olarak ise 50 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin A.2 bölümünde “… her ne kadar işletmede tüketilmemekte ise de ayni pazarlama gideri niteliğinde olduğundan, bu ürünlerin müşterilere ayrıca bir bedel alınmaksızın teslimi katma değer vergisi hesaplanmasını gerektirmemektedir.
Diğer taraftan, firmalar halen satışını yaptıkları veya piyasaya yeni çıkardıkları bir ürünün tanıtımını sağlamak amacıyla numune mallar üretmekte ve bu malları da ayrıca bir bedel tahsil etmeksizin vermektedir. Ana malın bütün özelliklerini taşımakla birlikte, satışa konu edilemeyecek bir miktarla sınırlı olan ve üzerinde “Numunedir, parayla satılmaz, vb.” ibareleri taşıyan bu mallar da, işletmede tüketilmemekle birlikte ayni pazarlama gideri özelliğini taşıdığından, bu malların bedel alınmaksızın. teslimi de eşantiyonlarda olduğu gibi katma değer vergisi hesaplanmasını gerektirmemektedir.
Bu açıklamalar çerçevesinde gerek numune, gerekse eşantiyon adı altında teslim edilen malların;
- Ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması,
- Ayrıca bir satışa konu olmayacak şekilde verilmesi,
halinde katma değer vergisi hesaplanmayacaktır.
Bu şartlara ilaveten, numune malların firmanın ünvanı ve para ile satılmayacağını belirten bir şerhi taşıması gerekmektedir.
İşletmenin iktisadi faaliyetini yaygınlaştırmaya ve tanıtmaya yönelik olarak verilen bu mallar için yüklenilen vergiler, genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılacaktır.” açıklamalarına yer verilmiştir.
Bu itibarla yukarıda belirtilen şartları taşıması kaydıyla bedelsiz olarak yapılacak numune mal teslimleri için katma değer vergisi hesaplanmayacak olup, bu mallar için yüklenilen vergiler, genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılacaktır. Ancak, numune mal olarak teslimi yapılan dergiler, süreli yayınlar, kitaplar vb. üzerinde gerekli şerhlerin yer almaması halinde emsal bedel üzerinden katma değer vergisi hesaplanacaktır.
II-VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinde; “Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.” denilmiş olup, söz konusu kayıtların ise aynı Kanunun 229 ve müteakip maddelerinde yer alan belgelerden herhangi biri ile tevsikinin zorunlu olduğu hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun 229 uncu maddesinde; “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.” denilerek, 230 uncu maddesinin 5 nci bendinde ise; “… Malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı veya taşıttırıldığı hallerde satıcının, teslim edilen malın alıcı tarafından taşınması veya taşıttırılması halinde alıcının, taşınan veya taşıttırılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlenmesi ve taşıtta bulundurulması şarttır.” hükmüne yer verilmiştir.
Öte yandan; 211 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde; “… sattıkları mallar dolayısıyla Vergi Usul Kanununun 231 inci maddesinin beş numaralı fıkrasının mükelleflere tanıdığı, malın tesliminden itibaren faturanın yedi gün içinde düzenlenmesi imkanından vazgeçerek bu yükümlülüğü derhal yerine getirmek isteyen mükelleflere fatura ve sevk irsaliyesini ayrı ayrı düzenlemeksizin diledikleri taktirde, bu tebliğ esaslarına uygun olarak “irsaliyeli fatura” adı altında tek bir belge düzenleme ve kullanma imkanı tanınmış ve buna ilişkin esaslar bentler halinde sayılmış olup, b bendinde, “irsaliyeli fatura” uygulamasını seçen mükelleflerden mal satın alan mükelleflerin, bu malları taşımaları veya taşıttırmaları esnasında “irsaliyeli fatura” bulunması halinde bunların “sevk irsaliyesi” düzenleme yükümlülükleri yoktur.” açıklaması yer anlaktadır.
Buna göre, dergi, kitap ve süreli yayın faaliyetinde bulunan şirketiniz tarafından satışlarınızı artırmak amacıyla üniversite öğrencilerine dağıtılan ve yukarıda yer alan hususlar doğrultusunda promosyon olarak kabul edilen ürünler (dergi ve kitaplar) için bu malların promosyon olduğuna dair şerh düşülmek suretiyle sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekmekte olup, fatura düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır.
Satışlarınıza ait faturaların, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenmesi gerekmekle birlikte; Kanunun emredici hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla (KDV, Kurumlar Vergisi açısından dönem kaydırmamak koşuluyla) bir kısım müşterilerinizle şirketiniz arasında düzenlenecek sözleşme ile mal tesliminin belirli dönemler itibariyle kısım kısım ifa edileceği hususunda mutabık kalınması halinde, faturanın bu dönemler itibariyle düzenlenmesinde bir sakınca bulunmamakla birlikte, malın tesliminden önce bedelin tamamı üzerinden düzenlenecek faturanın malın sevki sırasında düzenleyeceğiniz irsaliyenin ikinci nüshasına, kesilen faturanın tarih ve numarasının şerh düşülmesi suretiyle fatura ve sevk irsaliyesi uyumunun sağlanması gerekmektedir.
Ayrıca, şirketinizce satışı ve dağıtımı yapılan malların posta veya kargo aracılığıyla gönderilmesi işleminde irsaliyeli fatura düzenlenmesi halinde ayrıca bir sevk irsaliyesinin tanzim edilmesine gerek bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Düzenleyen Ahmet BARLAK - 08.Şubat.2011 Saat 16:58
Yukarı Dön
PROMOSYON ÜRÜNLERİ, NUMUNE VE EŞANTİYONLARIN TESLİMİNDE BELGE DÜZENİ VE MUHASEBE KAYD - Y.ERCAN - 01-15-2010 11:52 AM
Rekabetin yoğun bir şekilde yaşandığı ticari hayatta,işletmeler satışlarını artırmak amacıyla, bir takım pazarlama teknikleri geliştirilmekte, satışı yapılan malın yanında başka bir malın ayrıca bir bedel alınmaksızın verilmesi, bunun yanında yılbaşlarında, bayramlarda, takvim, ajanda, blok not, kalem vb eşantiyon dağıttıkları da sıkça rastlanan durumlardandır. Bu yazımız da yukarıda bahsettiğimiz ürünlerin tesliminde belge düzeni nasıl olmalıdır? Sorusuna cevap arayacağız.
I- Promosyon Teslimlerinde Belge Düzeni
Promosyon, satışı yapılan malın yanında ayrıca herhangi bir bedel talep edilmeden verilen ürünlerdir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu faturayı şöyle tanımlamaktadır; “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.” Bu tanımda öne çıkan husus borçlanılan meblağın faturada yer almasıdır. Yani kısaca fatura, borç alacak ilişkisinin bir sonucudur. Ancak, promosyon mal teslimlerinde bedel talebi söz konusu değildir. Yani taraflar arasında bu teslimlere ilişkin olarak borç alacak ilişkisi doğmamaktadır. Dolayısıyla, promosyon teslimlerinde teslimi yapan tarafın fatura düzenlemesi gerekmemektedir.
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı (Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü) 14.04.2007 tarihin de vermiş olduğu muktezada “Dergi, kitap ve süreli yayın faaliyetinde bulunan şirketiniz tarafından satışlarınızı artırmak amacıyla üniversite öğrencilerine dağıtılan ve yukarıda yer alan hususlar doğrultusunda promosyon olarak kabul edilen ürünler (dergi ve kitaplar) için bu malların promosyon olduğuna dair şerh düşülmek suretiyle sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekmekte olup, fatura düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır.” denilmek suretiyle bu hususa vurgu yapılmıştır.
Promosyon mal teslimlerinin sevk irsaliyesi karşısındaki durumunun biraz daha karışık olduğu söylenebilir. Bu konunun açıklığa kavuşturulabilmesi için sevk irsaliyesinin düzenlenme amaçlarının tam olarak kavranması gerekmektedir. Genel olarak sevk irsaliyesi, ticari mal hareketlerinin takip edilebilmesi ve bu hareketlerin faturalaştırılmasının kontrolü amacıyla tesis edilmiştir. Bu noktadan hareketle promosyon mal teslimlerinin ticari mal hareketi olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği önem arz etmektedir.
Promosyon teslimlerinde satılan veya satıma sunulan bir mal olmamakla birlikte, bu tür teslimlerin hedefi satışları artırmak olduğuna göre nihai anlamda ticari mal hareketinden söz etmek doğru olacaktır. Dolayısıyla bu tür mal hareketlerinin sevk irsaliyesine bağlanması ve irsaliye üzerinde promosyon teslim olduğunun ayrıca belirtilmesi gerekmektedir. İrsaliye üzerine bu şekilde şerh düşülmek suretiyle bu irsaliyelerin niçin faturalaştırılmadığının izahı mümkün olacaktır.
II- Eşantiyon Teslimlerinde Belge Düzeni
Firmaların belirli zamanlarda, özellikle dini bayramlarda ve yılbaşlarında kendi tanıtımlarını yapmak amacıyla her hangi bir bedel almaksızın kalem, anahtarlık, ajanda, takvim ve benzeri eşya dağıtmaları geleneksel hale gelmiştir.
Eşantiyon olarak verilen ürünlerin, ticari teamüllere uygun nitelik ve miktarda bulunması ve herhangi bir satışa konu olmayacak şekilde teslim edilmesi gerekmektedir. Bu şartlardan birisini üzerinde bulundurmayan teslimler eşantiyon mal teslimi olarak değerlendirilemez.
Promosyon mal teslimlerinde ayrıntılı olarak izah edildiği üzere bedelsiz mal teslimlerinde fatura düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır. Buradan hareketle eşantiyon mal teslimlerinde de fatura düzenleme zorunluluğu bulunmadığı söylenebilir. Fakat işletmeler isterlerse bu ürünleri düzenledikleri faturalarda bedelsiz olarak gösterebilirler.
Eşantiyon ürün teslimlerinin sevk irsaliyesine bağlanmasına da kanaatimizce gerek bulunmamaktadır. Zira, bu tür teslimleri ticari teslimler olarak değerlendirmek olası değildir. Dolayısıyla, ticari nitelik taşımayan teslimler için sevk irsaliyesi düzenlenmesine de gerek bulunmamaktadır.
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı (Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü) 18.09.2007 tarihinde vermiş olduğu muktezada “ firmanız tarafından hastane, poliklinik ve benzeri yerlere yapılan ziyaretlerde ticari mal niteliği taşımayan ve ürünleriniz tanıtımına yönelik olarak dağıtılan broşür, bloknot, kalem gibi promosyon ürünleri, eşantiyonlar ve numune ilaçların taşınması sırasında sevk irsaliyesi düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır” denilerek bu durum açıklanmıştır. Buradan hareketle ticari nitelik taşımayan eşantiyon ürün teslimleri için sevk irsaliyesi düzenlenmesine gerek bulunmadığı söylenebilir.
Ancak, bu şekilde yapılan teslimlerin bir şekilde takip edilmesi ve tevsiki önem arz etmektedir. Bunu gerçekleştirebilmek amacıyla eşantiyon ürün teslimlerinin bir tutanakla yapılması mümkündür. Düzenlenecek tutanakta; tarih, eşantiyona konu olan malın miktar ve cinsi, malın niçin ve kime teslim edildiği ve kaşe ve imza gibi bilgilerin bulunması önem arz etmektedir.
III- Numune Mal Teslimlerinde Belge Düzeni
Firmalar halen satışını yaptıkları veya piyasaya yeni çıkardıkları bir ürünün tanıtımını sağlamak amacıyla numune mallar üretmekte ve bu malları da ayrıca bir bedel tahsil etmeksizin vermektedir. Ana malın bütün özelliklerini taşımakla birlikte, satışa konu edilemeyecek bir miktarla sınırlı olan ve üzerinde “Numunedir, parayla satılmaz, vb” ibareleri taşıyan bu mallar da, işletmede tüketilmemekle birlikte ayni pazarlama gideri özelliği taşıdığından, bu malların bedel alınmaksızın teslimi de eşantiyonlarda olduğu gibi katma değer vergisi hesaplanmasını gerektirmemektedir.
Bu açıklamalar çerçevesinde numune adı altında teslim edilen malların;
• Ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması,
• Ayrıca bir satışa konu olmayacak şekilde verilmesi halinde katma değer vergisi hesaplanmayacaktır. Bu şartlara ilaveten, numune malların firmanın ünvanı ve para ile satılmayacağını belirten bir şerhi taşıması gerekmektedir.
İşletmenin iktisadi faaliyetini yaygınlaştırmaya ve tanıtmaya yönelik olarak verilen bu mallar için yüklenilen vergiler, genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılacaktır.” şeklinde açıklanmıştır.
Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 230’uncu maddesinin 5’inci bendinde ise ‘’(3239 sayılı Kanunun 19'uncu maddesiyle değişen bent) Satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numarası, (Malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı veya taşıttırıldığı hallerde satıcının, teslim edilen malın alıcı tarafından taşınması veya taşıttırılması halinde alıcının, taşınan veya taşıttırılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlenmesi ve taşıtta bulundurulması şarttır’’. hükmüne yer verilmiştir.
Anılan madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, sevk irsaliyesi; ticari mal hareketinin izlenmesi amacıyla düzenlenen ve her zaman alım-satım ilişkisi gerektirmeyen bir belgedir.
Konuyla ilgili olarak yayımlanan Vergi Usul Kanunun 173 Seri No.lu Genel Tebliğinin C/f bölümünde “Numune üzerine veya tecrübe ve muayene şartıyla satım yapılmak üzere mal sevkiyatı yapılması halinde sevk edilen mallar için sevk irsaliyesi düzenlenmesi zorunludur. Bu tür sevkiyatlarda, malı satıcı taşıyor veya taşıtıyorsa irsaliye satıcı tarafından, alıcı taşıyor veya taşıtıyorsa irsaliye alıcı tarafından düzenlenecektir. Ancak, kabule bağlı olan ve bunun için yazılı bir sözleşme bulunan bu tür satışlarda, fatura düzenlenmesindeki on günlük sürenin kabul tarihinden itibaren başlayacağı tabiidir’’ denilmektedir.
Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda bedelsiz yani numune ürünlerin teslimlerinde, ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması, satışa konu olmayacak şekilde yapılması ve ilgili firmanın unvanını taşıması ayrıca para ile satılamayacağının ürün üzerinde açıkça belirtilmesi, bu malların numune olduğuna dair şerh düşülmek suretiyle sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekmekte olup, fatura düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır.
IV- Muhasebe Kayıtları
Örnek-1 (X) Firması yılbaşında müşterilerine dağıtmak için (Y) firmasına maliyeti 1.000 + KDV’ye anahtarlık yaptırmıştır.(KDV Oranı % 18)
Alım Kaydı
----------------------------------//---------------------------------
157 Diğer Stoklar 1.000
191 İndirilecek KDV 180
329 Diğer Ticari Borçlar 1.180
---------------------------------//-----------------------------------
Eşantiyonların Müşterilere Dağıtılması
----------------------------------//---------------------------------
760 Paz.Sat ve Dağ.Gid 1.000
157 Diğer Stoklar 1.000
---------------------------------//-----------------------------------
IV- Sonuç
Bedelsiz ürün teslimlerinden biri olan promosyon ve numune mal teslimlerinde fatura düzenlenmesine gerek bulunmamakla birlikte(fatura düzenlemesinde bir sakınca yoktur) sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekmektedir. Bunun yanında eşantiyon ürün teslimlerinde hem fatura ve hem de sevk irsaliyesi düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır. Ancak, bu tür teslimlerin tevsiki amacıyla, teslim sırasında bir tutanak düzenlenmesi tavsiye edilmektedir.
Yararlanılan Kaynaklar
3065 Sayılı KDV Kanunu
50 Seri Nolu KDV Genel Tebliği
213 Sayılı V.U.K. 173 Seri No’lu Genel Tebliği
213 sayılı V.U.K. Madde No:230
Ahmet FIRAT
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Kemal TATAR
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
muhasebetr.com
Yukarı Dön
P
ROMOSYON, EŞANTİYON VE NUMUNE ÜRÜN TESLİMLERİNİN FATURA VEYA FATURA BENZERİ BELGEYE BAĞLANMASI GEREKİYOR
PROMOSYON, EŞANTİYON VE NUMUNE ÜRÜN TESLİMLERİNİN FATURA VEYA FATURA BENZERİ BELGEYE BAĞLANMASI GEREKİYOR
Güray ÖĞREDİK
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Mazars&Denge Denetim YMM A.Ş.
http://www.muhasebetr.com (24.08.2007)
Promosyon ürünlerin, numunelerin ve eşantiyonların KDV karşısındaki durumu (50) seri numaralı KDV Genel Tebliği ile açıklanmış ve teslimlerinde katma değer vergisi hesaplanmasına gerek olmayan bu ürünler için yüklenilen katma değer vergisinin indirim konusu yapılabileceği belirtilmişti.
Son zamanlarda, gerek mali müşavirlik sektöründe meslektaşlarımızdan duyulan ve gözlemlenen [1] gerekse çeşitli firmalardan iletilen bilgilere ve sorulara istinaden edinilen bilgilere göre; indirimine izin verilen katma değer vergisinin iade konusu yapılabilmesi ve kayıtlarda kabul edilmesi için bedelsiz promosyon, eşantiyon ve numune ürünlerin tesliminin fatura veya fatura yerine geçen bir belgeye bağlanması şartına, (50) seri numaralı KDVGT’nde ve ilgili diğer mevzuatta bu yönde açık ve kesin bir düzenleme olmamasına rağmen bazı vergi daireleri tarafından özel olarak dikkat edildiği gözlenmektedir. Bu nedenle, (50) seri numaralı KDVGT’nde yazılı esaslara göre bedelsiz olarak ve bu nedenle katma değer vergisi hesaplamaksızın teslimi yapılan promosyon, numune ve eşantiyon ürünleri için sevk irsaliyesi veya irsaliyeli fatura düzenlenmesinin ve bedel içermeyen söz konusu belgelere, teslimin içeriğine dair açıklayıcı bir not yazılmasının, ileride oluşabilecek olası ihtilafları önleyeceği görüşündeyiz.
Promosyon olarak adlandırılan ürünler bilindiği gibi satışı yapılan esas ürünün/malın yanında, satışları arttırmak amacıyla pazarlama tekniği kapsamında bedelsiz olarak bir başka ürünün ya da aynı üründen bir veya bir kaçının daha bedelsiz olara müşteriye verilmesidir. Bu tarz teslimlerde bedelsiz olarak verilen malın KDV mevzuatı gereği faturada gösterilmesi “miktar iskontosu" şeklinde değil, “tutar iskontosu" şeklinde olmalıdır. Yani, 100 YTL’lik (A) Malının yanında ayrıca 10 YTL’lik (B) malı verilirse, fatura aşağıdaki gibi olmalıdır:
(A) Malı 100 YTL
(B) Malı 10 YTL
------------
Toplam: 110 YTL
İskonto 10 YTL
------------
KDV Matrahı 100 YTL
KDV %18 18 YTL
------------
Toplam 118 YTL
=======
Promosyon ürün eğer, “miktar iskontosu" şeklinde gösterilirse, yani;
İlk şekil İkinci şekil
---------------------------------------- -------------------------------------------
(A) Malı 100 YTL (A) Malı 100 YTL
(B) Malı 10 YTL (B) Malı - 0-
------------ ------------
Toplam 110 YTL KDV Matrahı 100 YTL
Bedelsiz (B) KDV %18 18 YTL
Malı 10 YTL ------------
----------- Toplam 118 YTL
KDV Matrahı 100 YTL =======
KDV %18 18 YTL
-----------
Toplam 118 YTL
=======
İşte bu noktada işletmeye ait bir malın bedelsiz işletme dışına çıkarılmasına izin vermeyen KDV Kanunu madde 27, faturada “miktar iskontosu" olarak bedelsiz mal şeklinde gösterilen bu teslim için, firmanın emsal bedel üzerinden KDV beyan etmeyerek vergi ziyaına sebebiyet olması sonucunu götürecektir. KDV Kanunu madde 27 aşağıdaki gibidir:
“Madde 27: Emsal bedeli ve emsal ücreti:
1. Bedeli bulunmayan veya bilinmeyen işlemler ile bedelin mal, menfaat, hizmet gibi paradan başka değerler olması halinde matrah işlemin mahiyetine göre emsal bedeli veya emsal ücretidir.
2. Bedelin emsal bedeline veya emsal ücretine göre açık bir şekilde düşük olduğu ve bu düşüklüğün mükellefçe haklı bir sebeple açıklanamadığı hallerde de, matrah olarak emsal bedeli veya emsal ücreti esas alınır.
3. Emsal bedeli ve emsal ücreti Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre tespit olunur.
4. Katma değer vergisi uygulaması bakımından emsal bedelin tayininde genel idare giderleri ve genel giderlerden mamule düşen hissenin bedele katılması mecburidir.
5. Serbest meslek faaliyetleri için ilgili meslek teşekküllerince tespit edilmiş bir tarife varsa, hizmetin bedeli, bu tarifede gösterilen ücretten düşük olamaz"
Tekrar konumuza dönecek olursak, promosyon, eşantiyon ve numune ürünlerin belgelenmesi mevzuunda promosyon ürün teslimleri her şekilde vergi ve muhasebe uygulaması açısından fatura ve fatura benzeri belgeye bağlanmak zorundadır.
Asıl sorun eşantiyon ve numune olarak adlandırılan bedelsiz ürünlerde söz konusudur.
Pek çok sektörde tanıtım çok önemlidir. Bunun yanı sıra gelenek ve göreneklerimize göre bayram ve yıl başı gibi özel günlerde işletmeler önemli müşterilerine veya tedarikçilerine ya da ilişkili oldukları diğer şirket, kurum ve kuruluşlara hediyelik bir çok değişik bedelsiz ürün göndermektedir. Bu ürünler bazı zamanlar çok değerli olabilmektedir.
Bilindiği gibi bir giderin vergi mevzuatı açısından kabul edilebilmesi bu giderin ticari hayat ile ilgili olması, genel kabul görmüş ticari teamüllere (miktar ve tutar olarak) uygun olması ve elbette belgeye bağlanması ile mümkündür.
İşletmeler genel olarak hediye veya numune olarak verecekleri bir ürün için kendi kayıtlarına giriş yapılırken fatura veya benzeri belge teminini yeterli görmektedirler. Oysa vergisel açıdan yapılacak bir incelemede bu bedelsiz ürünlerin gerçekten ticari teamüllere (miktar ve tutar olarak) uygun bir şekilde ve gerçekten ticari hayat açısından ilişkili olunan kişilere mi verildiğinin belgelenmesi istenebilecektir.
Bu konuda açık ve doğrudan bir Kanun metni veya düzenleme olmamakla birlikte, KVK ve GVK’nın gider kabul edilme şartlarına ilişkin maddeleri ile VUK’nun 3’üncü maddesinde yer alan “vergilendirmede vergiyi doğrudan olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır" hükmünden hareketle, işletmelerin bedelsiz teslimlerini gerçekten de ticari açıdan ilişkili oldukları kabul edilecek kişilere yapıp yapmadıklarını belgelenmek suretiyle ispatı istenebilir, düşüncesindeyiz.
Bu sebeple işletmeler, özel günlerde veya faaliyetleri gereği eşantiyon ve numune teslimlerinde mutlak olarak irsaliye ve bedelsiz fatura yada irsaliyeli fatura düzenlemeleri, bu belgelerin ekinde ise yapılan teslimle ilgili gerekçeli bir nota (Örneğin; eşantiyon veya numune verilen kişinin işletme ile alakası, neden böyle bir teslim yapıldığı..v.b.) yer verilmesi ve karşı tarafından bu bedelsiz ürünleri teslim aldığına dair irsaliyede kaşe ve imzasının olmasının doğru olacaktır, düşüncesindeyiz.
Bazı işletmeler, özellikle eşantiyon işlemini abartmakta, şirket ortaklarına ait şahsi harcamaları (giyim, süs eşyası, çiçek, elektronik malzeme ve ürün…v.b.) sanki işletme ile ticari çevreden alâkalı kişi ya da kişilere eşantiyon (hediye) ürün teslimi gibi göstermek amacıyla, gider faturasının arkasına ya da ekine müşteri ya da tedarikçi firmalardan birisinin veya yöneticisinin adı yazılmaktadır.
Bu gibi bir tespit, öncelikle (50) seri numaralı KDVGT’nde yer alan miktar ve tutarsal açıdan ticari teamüllere aykırılık yönünden KDV indiriminin reddini, GVK Madde 40 açısından giderin ticari kazançla ilgili olmaması nedeniyle giderin reddinin ve hatta VUK Madde 30/4 açısından re’en takdire kadar gidecek bir eleştiri sürecini doğurabilir. Elbette burada kilit nokta yine “emsal" olarak alınacak “miktar ve tutarsal ticari teamül" olacaktır. İnceleme sonucunda çok somut bir veri olmasa bile, bu tarz harcamaların göze batacak kadar fazla olması, işletmenin dolaylı olarak diğer hesaplarının da daha detaylı incelenmesine de sebep olabilecektir.
Son olarak ise bu işlemlerin muhasebe ve dönemsellik boyutuna değinmek istiyoruz. Promosyon, eşantiyon veya numune olarak alınan mallara ait gider faturaları asla doğrudan gider olarak kaydedilmelidir. Özellikle de yılın son birkaç günü tarihli olursa. Öncelikle 157-Diğer Stoklar hesabında takip edilmeli ve yukarıda açıklandığı şekilde teslimleri belgeye bağlandıktan sonra, teslim tarihlerine göre ilgili gider hesabına çıkış kaydı yapılmalıdır.
Yukarı Dön
Numune Malların Muhasebeleştirilmesi
Numune mallar asıl malın özelliğini taşıyan için TİCARİ MALLAR Hesabı’na
Kaydedilebilir. Ancak her iki üretim şeklinde de numune malları promosyon
Ve eşantiyonlarda olduğu gibi Diğer STOKLAR hesabında izlemekte yarar
Bulunmaktadır.
Uygulamada numune malları işletme üretiyorsa, özellikle hazır giyim sektöründe
Ayrı bir “Numune Gider Yeri” oluşturdukları gözlenmektedir. Bu durumda
Numune gider yerinde tahakkuk eden bütün giderlerin PAZARLAMA
Satış VE Dağıtım Giderleri hesabına aktarılması gerekir (Yükçü ve Yükçü,
2004, 41).
işletme ister kendisi üretsin veya fason olarak dışarıya ürettirsin her iki üretim
şeklinde de hammadde ve malzemenin alımı, malzemenin tüketimi, direkt
İşçilik tahakkuku ve yansıtma kayıtlarını yapması doğaldır. Bu maliyet kayı
tları ile ilgili sorun olmadığından söz konusu kayıtlar bu çalıflmada yapılmayacaktı
r. Anacak yansıtma hesaplarının YARI MAMULLER-Üretim hesabına
Aktarılmasından sonraki kayıtlar yapılacaktır.
ABC işletmesi piyasaya yeni çıkardığı X ilacından 1000 kutu numune ilacı her
Bir kutunun maliyeti 3,00 TYL den 05.03.2006 tahinde üretmiştir. İşletme
800 kutu ilacı bedelsiz olarak 08.06.2006 tarihinde damıtmıştır. Kalan kısmı
İse “numunedir satılmaz” etiketli kutuları deriştirerek bedel karlılığında satı
lmıfltır.
________________ 05.03.2006_________________
157 D‹⁄ER STOKLAR 3000,00
151 YARI MAMULLER-ÜRET‹M 3000,00
________________ _______________________
760 PAZARLAMA SATİşi VE DA⁄ITIM G‹DERLER‹ 3000,00
157 D‹⁄ER STOKLAR 3000,00
________________ ______________________
Da¤ıtımı yapılan 800 kutu ilacın maliyeti PAZARLAMA SATİşi VE DA⁄ITIM
G‹DERLER‹ hesabına aktarılır ve kalan kısım ise D‹⁄ER STOKLAR hesabında
izlemeye devam edilir. Uygulamada numune olarak üretilen ürünlerin bir kısmı
nın numune olarak verilmeyip satişlı yapıldı¤ı görülmektedir. E¤er işlletme
kalan numune malları bedel karflılı¤ında satmak isterse; bu durumda bedel
mali ÇÖZÜM 79
‹SMMMO Yayın Organı
karflılı¤ı fatura kesilerek numunenin maliyeti Satılan Malın Maliyetine aktarılmalı
dır.
ABC işletmesi 200 kutu numune ilacı kutusunu 4,00 YTL den (+ % 8 KDV)
08.07.2006 tarihinde satmıştır.
________________08.07.2006_______________
100 KASA 864,00
602 Diğer Satışılar 800,00
391 HESAPLANAN KDV 64,00
________________ 08.07.2006 ___________
623 Diğer Satışların Maliyeti 600,00
157 Diğer STOKLAR 600,00
___________________ ______________
Numune malları sevk ve dağıtımını işletme yüklenecekse, nakliye giderleri de
PAZARLAMA Satışı VE DA⁄ITIM G‹DERLER‹ hesabına aktarılır.
Uygulamada numunelerin tesliminin muhasebeleştirilmesinde; numune verilirken
Düzenlenen sevk irsaliyesinde teslim edilen malın içinde numune oldu-
¤u veya numune olarak teslim edildiği belirtilir. Fatura için ise bu teslim edilen
Malların faturasını firma kendi kendine keserek stok çıkışlı yapar. Yani işletme
Numuneye konu olan malı alırken, ithal ederken, üretirken yüklenmişle
Olduğu Katma Değer Vergisini indirime tabi tutar, elden çıkartma işleminde
De kendi kendine fatura kesmik sureti ile Katma Değer Vergisi hesaplar. Faturada
Katma Değer Vergisi hesaplarken bir yandan da fatura tutarı gider yazı
larak indirime tabi tutulmaktadır.