01.05.2015, 10:18
ZARAR ZİYAN TAZMİNATLARININ MUHASEBELEŞTİRİLMES
TEK DÜZEN MUHASEBE SİSTEMİNDE
HASAR GÖREN DURAN VARLIK ONARIMI, ALINAN HASAR TAZMİNATI
İşletmenin aktifinde Duran Varlıklar Grubu'nda yer alan sigortalı varlıkların hasar görmesi ve bu hasarın sigorta tarafından karşılanması durumunda, onarım giderlerinin ve alınan tazminatın nasıl kayıtlanacağı konusunda zaman zaman tereddüte düşüldüğü biliniyor. Özellikle, hasar gören M.D.V. bir binek otomobili ise, onarım giderleri, bu giderlere ait KDV ile sigortadan alınan hasar tazminatının nasıl kayda alınacağı konusunda hatalı kayıtlar da yapılabildiği gözleniyor.
Bilindiği gibi, 1999 öncesinde aktifte kayıtlı binek otomobilleri ile, aynı zamanda özel işlerde de kullanılan diğer taşıtların işletim ve bakım giderleri ile amortisman giderleri, vergi matrahının saptanmasında yarım alınıyordu. 01.01.1999 tarihinden itibaren bu uygulamadan vaz geçilmiştir.
Gerek 4008 sayılı Kanun ve gerekse 180 Seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinde, tamamı gelir ve kurumlar vergisi matrahından indirilemeyecek giderler, "Cari işletim, tamir ve bakım giderleri ve amortismanlar" olarak tanımlanmıştı. Öyle ki, (doğrudan veya Finansal kiralama yoluyla kiralanan taşıt araçlarının kira giderleri dahi bu tanım dışında bırakılmıştı.
Aktifte kayıtlı bir taşıt aracının gördüğü hasarın onarılması için yapılması gereken giderler cari gider olarak tanımlanamaz. Yapılan bu giderler, söz konusu taşıtın hasar görmeden önceki halini yeniden alması için yapılan "olağan dışı" giderlerdir. Bu nedenle de bu tür giderleri, taşıtın normal işletim, tamir ve bakım gideri olarak düşünmemek gerekir.
Eğer hasara uğrayan taşıt sigortalı ise, yaptırılan onarım giderleri karşılığında sigortadan alınacak tazminat tutarı da, aynı Şekilde yapılan giderler gibi "olağan dışı" nitelik taşır. Bu tutarlar, "Olağandışı Gelir" olarak görülmelidir.
M.S.U. Tebliği'nin zorunlu uygulamasının başladığı 1994 yılından önce bu tür giderler, açılan bir aracı hesabın borcuna, sigortadan alınan hasar tazminatı da aynı hesabın alacağına kaydedilip, aradaki fark alacak kalıntısı verdiyse, Kar/Zarar hesabının alacağına, borç kalıntısı verdiyse aynı hesabın borcuna kaydedilerek işlem tamamlanabilirdi. Zira o dönemde doğru muhasebe kaygısı değil, doğru matrah kaygısı taşınmaktaydı.
Bu gün bu şekilde kayıt yapma olanağı kalmamış durumdadır. Bu durumda, böyle bir kaydı nasıl yapacağımız konusunu çözmek için, MSU Tebliği'nde yer alan "Gelir Tablosu İlkeleri" ne göz atmak gereklidir.
Yukarıda değindiğimiz 1 numaralı M.S.U. tebliğinde, Gelir Tablosu İlkeleri'nde açıkça belirtildiği gibi;
"Bütün satışlar, gelir ve karlar ile maliyet, gider ve zararlar brüt tutarları üzerinden gösterilirler ve hiç bir satış, gelir ve kar kalemi bir maliyet, gider ve zarar kalemi ile tamamen veya kısmen karşılaştırılmak suretiyle gelir tablosu kapsamından çıkarılamaz."
Bu amaç doğrultusunda belirlenen ve "e" bendinde açıklanan ilke ise;
"Arızi ve olağanüstü niteliğe sahip kar ve zararlar meydana geldikleri dönemde tahakkuk ettirilmeli, fakat normal faaliyet sonuçlarından ayrı olarak gösterilmelidir."
Bu amaç ve ilkeden açıkça anlaşılmaktadır ki, her hangi bir hasar gideri ile bu hasar için alınan tazminatın bir birine mahsubu yapılarak aradaki fark gelir veya gider kalıntısı olarak gelir tablosuna aktarılmamalıdır. Yapılan gider ve alınan tazminat ilgili hesaplarda brüt değerleri ile yer almalı, dönem sonunda yine brüt değerleri ile gelir tablosuna aktarılmalıdır.
Bu saptamadan sonra, hasar giderlerini ve alınan tazminatın hangi hesaplara kaydedilmesi gerektiği konusuna gelince, yapılan giderin "olağan dışı gider", alınan hasar tazminatından doğan gelirin de "olağan dışı gelir" olduğu açık olduğuna göre, kayıtların yapılacağı hesap grupları kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Gider tutarı 68 grubuna, alınan tazminat tutarı da 67 grubuna kaydedilmelidir.
Saptanan bu gruplar içinde hangi hesapların kullanılması gerektiği konusunda ise, kesin bir çizgi yoktur. Bu noktada "Önemlilik Kavramı" devreye girer. Eğer, 679 ve 689 hesaplarda başka işlemler yoksa, sadece hasar onarımı ve tazminatı ile ilgili gelir ve giderler bu hesapların alt kırımlarına alınmışsa her hangi bir sorun doğmamış demektir.
Ama, bu hesaplara alınmış başka kalemler de varsa, o durumda "Önemlilik Kavramı" uyarınca işlem yapmak gerekiyor. 679 ve 689 hesaplara alınan hasar ödemesi ve tazminatı, içinde bulunduğu 67 ve 68 gruplarının toplam tutarının % 20'sini aşan bir öneme ulaşıyorsa, bu durumda bu tutarların mali tabloda yer alacak Şekilde bağımsız bir büyük defter hesabında yer alması gerekir. (Bu kural, "Diğer" kelimesi ile başlayan bütün kebir hesaplarının alt hesaplarında yer alan kalemler için de geçerlidir.) Buna göre ya bu gruplar içinde yer alan tebliğlerle açılmamış olan boş hesaplardan birini kullanır, ya da de 679 ve 689 hesapları (hasılat ve maliyet için) kullanabilir.
Aşağıdaki örneğimizde de, hasar onarım giderleri için 689, alınan tazminattan doğan gelir için 679 hesap kullanılmıştır. Bu konuda yapılması gereken muhasebe kayıtlarını daha iyi vurgulayabilmek için bir örnek üzerinde çalışma yapalım:
Hasar gören bir binek otomobili için yapılan hasar gideri toplamı 50.000.000 TL.+ KDV (8.500.000 TL.) ve sigortadan alınan tazminat tutarı da 60.000.000 TL. olsun. Yapılması gereken kayıtlar, aşağıdaki gibi olmalıdır:
Hasar giderlerinin kaydı:
------------ ??.??.2000 ---------------
689 DİĞER O.DIŞI GİD.VE ZARARLAR
689 02 DURAN VARLIK HASAR GİDERLERİ 50.000.000
191 İNDİRİLECEK KDV
191 01 ÖDENEN KDV 8.500.000
100 KASA
100 01 KASA HESABI (TL) 58.500.000
-------------- --------------
Alınan tazminatın kaydı:
------------ ??.??.2000 ---------------
100 KASA
100 01 KASA HESABI (TL) 60.000.000
679 DİĞER O.DIŞI GELİR VE KARLAR
679 03- DURAN VARLIK HASAR TAZMİNATLARI 60.000.000
-------------- --------------
Oluşan gelir ve gider hesaplarının, dönem sonunda gelir tablosuna aktarılması:
------------ 31.12.2000 ---------------
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI 50.000.000
689 DİĞER O.DIŞI GİDER VE ZARARLAR
689 02 DURAN VARLIK HASAR GİDERLERİ 50.000.000
------------ 31.12.2000 ---------------
679 DİĞER O.DIŞI GELİR VE KARLAR
679 03- DURAN VARLIK HASAR TAZMİNATLARI 60.000.000
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI 60.000.000
------------ --------------
Bu kayıtlardan sonra, alınan hasar tazminatı bütünüyle (brüt değeriyle) 690 hesabın alacağına, yapılan onarım gideri de yine bütünüyle (brüt değeriyle) 690 hesabın borcuna gönderilmiştir. Bu yolla bu gelir ve gider kalemlerinin birbiri ile kısmen veya tamamen karşılaştırılıp mahsup edilerek, bir bölümünün gelir tablosu kapsamından çıkarılması önlenmiş, dolayısıyla Gelir Tablosunun "Brüt Değer" esasına oturması sağlanmıştır.
TEK DÜZEN MUHASEBE SİSTEMİNDE
HASAR GÖREN DURAN VARLIK ONARIMI, ALINAN HASAR TAZMİNATI
İşletmenin aktifinde Duran Varlıklar Grubu'nda yer alan sigortalı varlıkların hasar görmesi ve bu hasarın sigorta tarafından karşılanması durumunda, onarım giderlerinin ve alınan tazminatın nasıl kayıtlanacağı konusunda zaman zaman tereddüte düşüldüğü biliniyor. Özellikle, hasar gören M.D.V. bir binek otomobili ise, onarım giderleri, bu giderlere ait KDV ile sigortadan alınan hasar tazminatının nasıl kayda alınacağı konusunda hatalı kayıtlar da yapılabildiği gözleniyor.
Bilindiği gibi, 1999 öncesinde aktifte kayıtlı binek otomobilleri ile, aynı zamanda özel işlerde de kullanılan diğer taşıtların işletim ve bakım giderleri ile amortisman giderleri, vergi matrahının saptanmasında yarım alınıyordu. 01.01.1999 tarihinden itibaren bu uygulamadan vaz geçilmiştir.
Gerek 4008 sayılı Kanun ve gerekse 180 Seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinde, tamamı gelir ve kurumlar vergisi matrahından indirilemeyecek giderler, "Cari işletim, tamir ve bakım giderleri ve amortismanlar" olarak tanımlanmıştı. Öyle ki, (doğrudan veya Finansal kiralama yoluyla kiralanan taşıt araçlarının kira giderleri dahi bu tanım dışında bırakılmıştı.
Aktifte kayıtlı bir taşıt aracının gördüğü hasarın onarılması için yapılması gereken giderler cari gider olarak tanımlanamaz. Yapılan bu giderler, söz konusu taşıtın hasar görmeden önceki halini yeniden alması için yapılan "olağan dışı" giderlerdir. Bu nedenle de bu tür giderleri, taşıtın normal işletim, tamir ve bakım gideri olarak düşünmemek gerekir.
Eğer hasara uğrayan taşıt sigortalı ise, yaptırılan onarım giderleri karşılığında sigortadan alınacak tazminat tutarı da, aynı Şekilde yapılan giderler gibi "olağan dışı" nitelik taşır. Bu tutarlar, "Olağandışı Gelir" olarak görülmelidir.
M.S.U. Tebliği'nin zorunlu uygulamasının başladığı 1994 yılından önce bu tür giderler, açılan bir aracı hesabın borcuna, sigortadan alınan hasar tazminatı da aynı hesabın alacağına kaydedilip, aradaki fark alacak kalıntısı verdiyse, Kar/Zarar hesabının alacağına, borç kalıntısı verdiyse aynı hesabın borcuna kaydedilerek işlem tamamlanabilirdi. Zira o dönemde doğru muhasebe kaygısı değil, doğru matrah kaygısı taşınmaktaydı.
Bu gün bu şekilde kayıt yapma olanağı kalmamış durumdadır. Bu durumda, böyle bir kaydı nasıl yapacağımız konusunu çözmek için, MSU Tebliği'nde yer alan "Gelir Tablosu İlkeleri" ne göz atmak gereklidir.
Yukarıda değindiğimiz 1 numaralı M.S.U. tebliğinde, Gelir Tablosu İlkeleri'nde açıkça belirtildiği gibi;
"Bütün satışlar, gelir ve karlar ile maliyet, gider ve zararlar brüt tutarları üzerinden gösterilirler ve hiç bir satış, gelir ve kar kalemi bir maliyet, gider ve zarar kalemi ile tamamen veya kısmen karşılaştırılmak suretiyle gelir tablosu kapsamından çıkarılamaz."
Bu amaç doğrultusunda belirlenen ve "e" bendinde açıklanan ilke ise;
"Arızi ve olağanüstü niteliğe sahip kar ve zararlar meydana geldikleri dönemde tahakkuk ettirilmeli, fakat normal faaliyet sonuçlarından ayrı olarak gösterilmelidir."
Bu amaç ve ilkeden açıkça anlaşılmaktadır ki, her hangi bir hasar gideri ile bu hasar için alınan tazminatın bir birine mahsubu yapılarak aradaki fark gelir veya gider kalıntısı olarak gelir tablosuna aktarılmamalıdır. Yapılan gider ve alınan tazminat ilgili hesaplarda brüt değerleri ile yer almalı, dönem sonunda yine brüt değerleri ile gelir tablosuna aktarılmalıdır.
Bu saptamadan sonra, hasar giderlerini ve alınan tazminatın hangi hesaplara kaydedilmesi gerektiği konusuna gelince, yapılan giderin "olağan dışı gider", alınan hasar tazminatından doğan gelirin de "olağan dışı gelir" olduğu açık olduğuna göre, kayıtların yapılacağı hesap grupları kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Gider tutarı 68 grubuna, alınan tazminat tutarı da 67 grubuna kaydedilmelidir.
Saptanan bu gruplar içinde hangi hesapların kullanılması gerektiği konusunda ise, kesin bir çizgi yoktur. Bu noktada "Önemlilik Kavramı" devreye girer. Eğer, 679 ve 689 hesaplarda başka işlemler yoksa, sadece hasar onarımı ve tazminatı ile ilgili gelir ve giderler bu hesapların alt kırımlarına alınmışsa her hangi bir sorun doğmamış demektir.
Ama, bu hesaplara alınmış başka kalemler de varsa, o durumda "Önemlilik Kavramı" uyarınca işlem yapmak gerekiyor. 679 ve 689 hesaplara alınan hasar ödemesi ve tazminatı, içinde bulunduğu 67 ve 68 gruplarının toplam tutarının % 20'sini aşan bir öneme ulaşıyorsa, bu durumda bu tutarların mali tabloda yer alacak Şekilde bağımsız bir büyük defter hesabında yer alması gerekir. (Bu kural, "Diğer" kelimesi ile başlayan bütün kebir hesaplarının alt hesaplarında yer alan kalemler için de geçerlidir.) Buna göre ya bu gruplar içinde yer alan tebliğlerle açılmamış olan boş hesaplardan birini kullanır, ya da de 679 ve 689 hesapları (hasılat ve maliyet için) kullanabilir.
Aşağıdaki örneğimizde de, hasar onarım giderleri için 689, alınan tazminattan doğan gelir için 679 hesap kullanılmıştır. Bu konuda yapılması gereken muhasebe kayıtlarını daha iyi vurgulayabilmek için bir örnek üzerinde çalışma yapalım:
Hasar gören bir binek otomobili için yapılan hasar gideri toplamı 50.000.000 TL.+ KDV (8.500.000 TL.) ve sigortadan alınan tazminat tutarı da 60.000.000 TL. olsun. Yapılması gereken kayıtlar, aşağıdaki gibi olmalıdır:
Hasar giderlerinin kaydı:
------------ ??.??.2000 ---------------
689 DİĞER O.DIŞI GİD.VE ZARARLAR
689 02 DURAN VARLIK HASAR GİDERLERİ 50.000.000
191 İNDİRİLECEK KDV
191 01 ÖDENEN KDV 8.500.000
100 KASA
100 01 KASA HESABI (TL) 58.500.000
-------------- --------------
Alınan tazminatın kaydı:
------------ ??.??.2000 ---------------
100 KASA
100 01 KASA HESABI (TL) 60.000.000
679 DİĞER O.DIŞI GELİR VE KARLAR
679 03- DURAN VARLIK HASAR TAZMİNATLARI 60.000.000
-------------- --------------
Oluşan gelir ve gider hesaplarının, dönem sonunda gelir tablosuna aktarılması:
------------ 31.12.2000 ---------------
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI 50.000.000
689 DİĞER O.DIŞI GİDER VE ZARARLAR
689 02 DURAN VARLIK HASAR GİDERLERİ 50.000.000
------------ 31.12.2000 ---------------
679 DİĞER O.DIŞI GELİR VE KARLAR
679 03- DURAN VARLIK HASAR TAZMİNATLARI 60.000.000
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI 60.000.000
------------ --------------
Bu kayıtlardan sonra, alınan hasar tazminatı bütünüyle (brüt değeriyle) 690 hesabın alacağına, yapılan onarım gideri de yine bütünüyle (brüt değeriyle) 690 hesabın borcuna gönderilmiştir. Bu yolla bu gelir ve gider kalemlerinin birbiri ile kısmen veya tamamen karşılaştırılıp mahsup edilerek, bir bölümünün gelir tablosu kapsamından çıkarılması önlenmiş, dolayısıyla Gelir Tablosunun "Brüt Değer" esasına oturması sağlanmıştır.