AHMET BARLAK MUHASEBE FORUMU

Orjinalini görmek için tıklayınız: SULAMA BİRLİKLERİNİN VERGİSEL BOYUTU
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir ve Kurumlar Vergileri Müdürlüğü




SAYI : B.07.1.GİB.4.07.16.01/KVK.07.ÖZ.

KONU : Sulama Birliğinin Kurumlar,Gelir, KDV, Damga Vergisi Muafiyeti

İLGİ : .... tarihli dilekçeniz


İlgide kayıtlı dilekçenizde, ………… Vergi Dairesi Müdürlüğünün ..................... vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz ve Birliğinizin Gelir Vergisi, Kurumlar Vergisi, Katma Değer Vergisi ve Damga Vergisinden muaf olup olmadığı hakkında görüşümüz sorulmaktadır.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN :

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 1.maddesinin © bendi ile iktisadi kamu kuruluşları kurumlar vergisi mükellefiyetine alınmış, 2.maddesinde de devlete, il özel idarelerine, belediyelere, diğer kamu idarelerine ve kuruluşlarına ait veya bağlı olup, faaliyetleri devamlı bulunan sermaye şirketleri ve kooperatifler haricinde kalan ticari, sınai ve zirai işletmelerin iktisadi kamu kuruluşu olduğu ve bunlara ait iktisadi işletmelerin ise kazanç amacı gütmemeleri, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunması, tüzel kişiliklerinin olmaması, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği, mal ve hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olması, kar edilmemesi veya karın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği hükmü getirilmiştir.Bu hükme göre; kamu idare ve müesseselerinin kendilerinin vergi mükellefi olmadığı, şayet varsa iktisadi işletmelerinin kurumlar vergisi mükellefleri olacağı açıktır.

Aynı Kanunun kurumlar vergisinden muaf tutulan mükelleflerle ilgili 4/1-ı maddesinde il özel idareleri, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birlikler veya bunlara bağlı kuruluşlar tarafından işletilen kanal, boru ve benzeri yollarla dağıtım yapan su işletmelerinin kurumlar vergisinden muaf olduğu belirtilmiştir.

Bu açıklamalara göre, Birliğinizin köylere ait tarım alanlarının sulanması için kurulan tesislerin işletme, bakım ve onarımlarını sağlamaktan ibaret olan faaliyetleri, Kurumlar Vergisi kanununun 4/1-ı maddesi uyarınca kurumlar vergisinden muaf tutulacak olup, bunlar haricinde kalan ticari, sınai ve zirai faaliyette bulunulması halinde ise birlik tüzel kişiliğine bağlı oluşacak iktisadi işletmelerin kurumlar vergisi mükellefiyetinin tesis edilmesi gerekmektedir.

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN :

193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94. maddesinde kimlerin hangi ödemeler üzerinden tevkifat yapacakları hükme bağlanmıştır.

Buna göre Birliğinizin Gelir Vergisi Kanununun 94.maddesinde sayılan tevkifat yapmak zorunda olan kurumlardan olması nedeniyle anılan maddede belirtilen ödemeler üzerinden birlik tarafından gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.

KATMA DEĞER VERGİSİ YÖNÜNDEN:

Bilindiği üzere, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1/3-g maddesinde; Genel ve katma bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birliklere, üniversitelere, dernek ve vakıflara, her türlü mesleki kuruluşlara ait veya tabi olan veyahut bunlar tarafından kurulan veya işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşların veya bunlara ait veya tabi diğer müesseselerin ticari, sınaı, zirai ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetlerinin katma değer vergisine tabi olduğu hükmü yer almaktadır.

Aynı Kanunun 17. maddesinin “Diğer İstisnalar” başlıklı 4/h bendinde ise, zirai amaçlı su teslimleri ile köy tüzel kişiliklerince köyde ikamet edenlere yapılan ticari amaçlı olmayan perakende içme suyu teslimleri, kamu kuruluşları, tarımsal kooperatifler ve çiftçi birliklerince yapılan arazi ıslahına ait hizmetlerin katma değer vergisinden istisna olacağı belirtilmiştir.

Buna göre, birliklerince söz konusu madde kapsamında yapılacak zirai amaçlı su teslimlerinin katma değer vergisinden istisna tutulması gerekmektedir.

DAMGA VERGİSİ YÖNÜNDEN :

Öte yandan, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 3. maddesinde, damga vergisi mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu ve resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemler nedeniyle düzenlenen kağıtların damga vergisinin kişiler tarafından ödeneceği açıklanmış ve aynı kanuna ekli (2) sayılı tablonun 1- Resmi işlerle ilgili kağıtlar bölümünün A-1 inci fıkrasında ise, resmi daireler arasındaki işlemleri kapsayan her türlü kağıtların damga vergisinden istisna edileceği hükme bağlanmıştır. Aynı Kanunun 8 inci maddesinde ise, Bu kanunda yazılı resmi daireden maksadın, genel ve katma bütçeli daire ve idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köyler olduğu, bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerin resmi daire sayılmayacağı belirtilmiştir.

Ancak, 11.06.2005 tarih ve 25842 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5355 sayılı Mahalli İdare Birlikleri Kanununun 3 üncü maddesinin (b) bendinde; 

“Mahalli idare birliği: Birden fazla mahalli idarenin, yürütmekle görevli oldukları hizmetlerden bazılarını birlikte görmek üzere kendi aralarında kurdukları kamu tüzel kişisini, ifade eder” hükmüne yer verilmiştir.

Buna göre;

-Söz konusu birlik ile şahıslar arasındaki işlemler nedeniyle düzenlenen kağıtlara ilişkin damga vergisinin. 488 sayılı Kanunun 3. maddesi uyarınca şahıslar tarafından ödenmesi gerekir.

-................. Sulama Birliğinin, diğer resmi daireler arasındaki işlemler nedeniyle düzenlenen kağıtların ise, 488 sayılı Damga Vergisi Kanuna ekli (2) sayılı tablonun 1- A/1. fıkrası gereğince damga vergisinden istisna tutulması gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.