AHMET BARLAK MUHASEBE FORUMU

Orjinalini görmek için tıklayınız: BÜYÜK DEFTERE GEÇMEMENİN YAPTIRIMLARI
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
BÜYÜK DEFTERE GEÇMEMENİN YAPTIRIMLARI

1. KDVK./29-3 ve 34-1 maddeleri uyarınca katma değer vergisi indirimi yapılamayacaktır, “Bilanço esasına göre defter tutması gerekirken işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefin, tuttuğu bu defter Kanuni defter olarak kabul edilemeyeceğinden, KDV.’nin de indirimi mümkün değildir. Danıştay ise, aynı konuda bunun tam tersi kararlar vermiştir. Nitekim, Danıştay Dokuzuncu Dairesi, 19.02.1998 tarih, Esas No: 1997/4717 Karar No: 1998/674 sayılı Kararında, “Bilanço esası yerine işletme hesabı esasında defter tutmuş olan mükellefin bu kayıtlarına Gelir Vergisi matrahı yönünden itibar edilip Katma Değer Vergisi indirim yönünden itibar edilmemesinin vergi hukuku yönünden kabulü mümkün değildir.


2. VUK.-352/I-2 uyarınca Birinci Derece (olay re’sen tarhiyatı da gerektirdiği için) 2 kat usulsüzlük cezası kesilecektir.

3. Ba-Bs formaları için her ay v.u.k 355 md. cezaları

4. Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun 64/1 Md . 26.06.2012 tarih ve 6335 sayılı Kanunun 8.maddesiyle değiştirilen şeklinde; ‘ Ticari defterlerini tutmayan, ticari defterlerinde ticari işleri ile ilgili iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini, bunların neticelerini ortaya koymayanlara, uzman kişilerce yapılacak incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir vermeyecek şekilde defter tutan tacirler Dört bin Türk Lirası idari para cezasıyla cezalandırılırlar.

5. Yeni Türk Ticaret Kanunu’ nun 562/6. Md.Ticari defterlerin mevcut olmaması veya hiçbir kayıt içermemesi yahut bu Kanuna uygun saklanmaması hâllerinde, sorumlular üç yüz günden az olmamak üzere adli para cezasıyla cezalandırılırlar.
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un[7] 106’ncı maddesinin 3’üncü fıkrasına göre, adli para cezası tamamen veya kısmen ödenmediğinde, Cumhuriyet Savcısı kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün sayısı kadar hapis cezasına dönüştürülecektir ve 5739 sayılı Kanun’un[8] 5’inci maddesi gereği bu infaz ertelenemeyecektir. Ancak 5275 sayılı Kanun’un 106’ncı maddesinin 7’nci fıkrasına göre; adli para cezası yerine çektirilen hapis cezasının süresi tek hükümde 3 yılı, birden fazla hükümde 5 yılı geçemeyecektir.

6. VUK'un 180. maddesi, Yasa ile öngörülen şartların gerçekleşmesi halinde sınıf değişikliğini zorunlu kılmaktadır. VUK./30-3 uyarınca vergi matrahı re’sen tarh edilecektir, Ancak, usulüne uygun olarak işletme hesabı esasına göre tutulmuş olan defterler maddi kanıt olarak kabul edilebilmektedir

7. SSK uygulaması açısından ise bu zorunluluğa uyulmamasının sonucu kayıtların geçersiz sayılmasıdır. Kurum uygulaması dönemler itibariyle incelenmiştir. 01.10.2008 öncesi defter ve belgelerinin tümünü bu bentte belirtilen süre içinde ibraz etmekle birlikte, yönetmelikte belirtilen usul ve esaslara uygun olarak düzenlemeyenlere, her bir geçersizlik hali için, ibraz edilmemesi üzerine uygulanan miktarları aşmamak kaydıyla aylık asgari ücretin yarısı tutarında"idari para cezası öngörülmekte idi. 01.10.2008-31.12.2008 döneminde de eski ceza hükmünün uygulanması gereklidir(yani asgari ücretin ½ si) .2009 yılı ve sonrası defterler için uygulanacak ceza kuralı artık aylık asgari ücretin oniki katı tutarıdır.