AHMET BARLAK MUHASEBE FORUMU

Orjinalini görmek için tıklayınız: SÖZLEŞMELERDEKİ NÜSHA SAYISININ DAMGA VERGİSİ AÇISINDAN ARTIK BİR ÖNEMİ YOK
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
 


2.-488 Nolu Damga Vergisi Kanunu'nun 5. Maddesinin Eski Hali



488 Nolu Damga Vergisi Kanunu'nun 5. Maddesinin eski hali "Bir nüshadan fazla olarak düzenlenen kağıtların her nüshası ayrı ayrı aynı miktar veya nispette Damga Vergisine tabidir." şeklindedir. Yani bu maddeden anlaşılan şirketlerin/şahısların düzenlemiş olduğu sözleşmelerin her bir adedinin ayrı ayrı damga vergisine tabi olduğu sözleşme adedindeki artışa bağlı olarak o kadar daha fazla damga vergisi ödeneceği belirtilmiştir. Bu uygulama ise şirketleri sözleşmelerinde (özellikle yüksek meblağlı sözleşmelerde) nüsha adedini 1(bir) olarak düzenlemeye itmekte, ancak vergi incelemelerinde ise bu durumun çeşitli sıkıntılara yol açtığı bilinmektedir. Yine sözleşmenin sonuna nüsha yerine suret gibi ibareler yazılarak çeşitli yöntemlere başvurulmaktadır. Ancak bu konuda idare ile mükelleflerin çoğu zaman aynı görüşte olmadığı görülmektedir. Zira vergi idaresinin de bu konuda verilmiş çok sayıda muktezaları mevcuttur.

 




3-  6728 sayılı Kanunun ile Düzenlenen 488 Nolu Damga Vergisi Kanunu'nun 5. Maddenin Yeni Hali:

488 Nolu Damga Vergisi Kanunu'nun 5. Maddesinin yeni hali "Bir nüshadan fazla olarak düzenlenen kâğıtlardan, maktu vergiye tabi olanların her bir nüshası ayrı ayrı aynı miktarda; nispi vergiye tabi olanların ise sadece bir nüshası damga vergisine tabidir…"şeklindedir. Bu maddenin uygulama tarihi ise 09.08.2016 tarihidir. Yani bu tarihte sonra düzenlenen sözleşmelerde artık kaç nüsha olmasının önemi olmayıp sözleşme sayıların birden fazla da olsa tek nüsha üzerinden damga vergisi hesaplanacaktır. Şirketler artık sözleşmelerin sonunda sözleşmenin nüshası konusunda tereddüte mahal vermeden sözleşmenin tarafı kadar nüsha oluşturabilecektir. Özellikle yurtdışı ile yapılan sözleşmelerden adet sayısının ve sözleşme miktarlarının yüksek rakamlar olduğu dikkate alındığında geçmişte yer alan vergi adaletsizliğinin de önüne geçilmiş olmaktadır. Nitekim bazı şirketlerin sırf damga vergisindeki tutarlar yüzünden sözleşme imzalamaktan kaçındığı herkes tarafından bilinmektedir.

KAYNAK:http://www.muhasebetr.com/yazarlarimiz/necdetrodoplu/002/ 
<p>Bu Kanunun <b>23 üncü maddesiyle</b>, Damga Vergisi Kanunu’nun <b>Kağıt Nüshalarının Birden Fazla Olması</b> başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi değiştirilerek, nispi damga vergisine tabi kağıtlarda her bir nüshanın ayrı ayrı vergilendirilmesi uygulamasına son verilmekte, <b>tek nüsha</b> üzerinden vergi alınması öngörülmektedir. Maktu damga vergisine tabi kağıtlarda ise her bir nüshadan ayrı ayrı vergi alınması uygulamasına devam edilmektedir.<br />
<br />
 <br />
<br />
<b>Yürülük tarihi: 9 Ağustos 2016</b><br />
<br />
 <br />
<br />
<b>19- Yalnız bir kefalet ve bir garanti taahhüdü için damga vergisi alınması</b><br />
<br />
Bu Kanunun <b>24 üncü maddesiyle</b>, Damga Vergisi Kanunu’nun <b>Bir Kağıtta Birden Fazla Akit ve İşlem Bulunması </b>başlıklı 6 ncı maddesinin;<br />
<br />
a) Üçüncü fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.<br />
<br />
<br />
<br />
"Şu kadar ki; bir kağıt üzerinde birden fazla adi kefalet ve garanti taahhüdü bulunması halinde, ayrı ayrı olmak üzere bunlardan yalnızca birinden damga vergisi alınır."<br />
<br />
<br />
<br />
 <br />
<br />
Yapılan düzenlemeyle, aynı kağıtta birden fazla adi kefil ve garantör bulunması durumunda, yalnız bir kefalet ve bir garanti taahhüdü için damga vergisi alınması sağlanarak, işlem maliyetlerinin azaltılması amaçlanmaktadır.<br />
<br />
b) Sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir.<br />
<br />
<br />
<br />
"Pey akçesi, cayma tazminatı, ücret tevkifi, cezai şart gibi bir sözleşmenin müeyyidesi mahiyetinde olan taahhütlerden, başlı başına bir sözleşmeye konu olmadıkça damga vergisi alınmaz."<br />
<br />
Mevcut uygulamada birbirine bağlı ve bir asıldan doğma akit ve işlemlerin bir kağıtta toplanması halinde, bunlardan en yüksek vergi alınmasını gerektiren işlem üzerinden damga vergisi alınmaktadır.<br />
<br />
Yapılan düzenlemeyle, pey akçesi (bağlanma parası), cayma tazminatı (zamanı rücu, cayma parası), ücret tevkifi, cezai şart gibi bir sözleşmenin yaptırımı olarak belirlenen taahhütlerden, bunlar başlı başına bir sözleşmeye konu olmadıkça Harçlar Kanununda olduğu gibi damga vergisi alınmaması sağlanmaktadır.<br />
<br />
 </p>