FATURAYA SERİ VE SIRA NUMARASI YAZILMAMASI DURUMU
FATURAYA SERİ VE SIRA NUMARASI YAZILMAMASI DURUMU
Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi
VERGİ DAVA DAİRELERİ 1997 385 1996 107 10/10/1997
KARAR METNİ
İŞYERİNDE YAPILAN TEK BİR DENETİMDE 136 FATURANIN ÖRNEKLERİNİN NUMARA-
SIZ OLDUĞUNUN TESBİTİ HALİNDE USULSÜZLÜĞÜN TEK BİR EYLEM OLDUĞU BU FA-
TURALARIN HER KULLANILIŞINDA USULSÜZLÜK FİİLİNİN TEKERRÜR ETTİĞİNDEN
BAHİSLE HERBİR FATURA İÇİN USULSÜZLÜK CEZASI KESİLMESİNDE VE BU CEZAYA
KARŞI AÇILAN DAVANIN REDDİ YOLUNDAKİ ISRAR KARARINDA YASAYA UYGUNLUK
BULUNMADIĞI HK.<
Yükümlünün işyerinde 10.10.1994 tarihinde yapılan denetimde ... tarih-
leri arasında düzenlenen 136 faturanın biri asıl üç nüsha olarak kul-
lanıldığı halde fatura örneklerinin numarasız olduğunun tesbiti üzeri-
ne yükümlü şirket adına 213 sayılı Yasanın 352 nci ve 337 nci maddele-
ri uyarınca 136 fatura için ikinci derece usulsüzlük cezası kesilmiş-
tir.
Kesilen cezanın kaldırılması istemiyle açılan dava, İstanbul 6.
Vergi Mahkemesince reddedilmiştir.
Yükümlünün temyiz başvurusunu inceleyen Danıştay Dördüncü Dai-
resi 15.12.1995 günlü ve 1995/5616 sayılı kararıyla; dava konusu olay-
da usulsüzlük eyleminin faturanın usulüne uygun olarak bastırılmaması
olduğu, bu eylem, tek bir usulsüzlük fiilini oluşturduğundan ikinci
derece usulsüzlük cezası kesilmesini gerektirdiği, bu faturaların her
kullanılışında usulsüzlük fiilinin tekerrür ettiğinden söz edilerek
her bir fatura için usulsüzlük cezası kesilmesinde ve bu cezalara kar-
şı açılan davanın reddinde isabet bulunmadığı gerekçesiyle kararı boz-
muştur.
Bozma kararına uymayan İstanbul 6.Vergi Mahkemesi 1.3.1996 gün-
lü ve... sayılı kararıyla; yükümlü şirketin işyerinde ... tarihinde
yapılan denetimde, bir asıl üç nüsha olarak düzenlenmiş faturaların
suretlerine sıra numarası yazılmadığının, yoklama fişiyle tesbitli ol-
ması karşısında, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 352 nci maddesinin i-
kinci derece usulsüzlükleri düzenleyen 7 nci bendi ve 337 nci maddele-
ri uyarınca kesilen usulsüzlük cezasında yasal isabetsizlik bulunmadı-
ğı gerekçesiyle ilk kararında direnmiştir.
Direnme kararı yükümlü tarafından temyiz edilmiş ve tek bir
tesbite dayanılarak kesilen usulsüzlük cezasının hukuka aykırı olduğu,
tek bir işlem nedeniyle ... lira usulsüzlük cezası kesilmesi gerekir-
ken ... lira fazla kesilen cezanın kaldırılması gerektiği ileri sürü-
lerek ısrar kararının bozulması istenmiştir.
İşyerinde 10.10.1994 tarihinde yapılan denetimde, ... tarihleri
arasında düzenlenen 136 faturanın biri asıl üç örnek olarak kullanıl-
dığı halde fatura örneklerinin numarasız olduğunun tesbiti üzerine yü-
kümlü şirket adına 213 sayılı Yasanın 352 nci ve 337 nci maddeleri u-
yarınca 136 fatura için kesilen ikinci derece usulsüzlük cezasına kar-
şı açılan davanın reddi yolunda verilen vergi mahkemesi ısrar kararı
temyiz edilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 231 inci maddesinin birinci
fıkrasının 3 numaralı bendinde, faturaların en az bir asıl ve bir ör-
nek olarak düzenleneceği, birden fazla örnek düzenlendiği takdirde
herbirine kaçıncı örnek olduğunun işaret edilmesi gerektiği, aynı Ka-
nunun 337 nci maddesinde de; ayrı ayrı yapılmış olan kaçakçılık, ağır
kusur, kusur veya usulsüzlükten dolayı ayrı ayrı ceza kesilmesi, şu
kadar ki 352 nci maddede yazılı usulsüzlüklerden, aynı takvim yılı i-
çinde aynı neviden birden fazla yapıldığı takdirde birden fazlasının
herbiri için birincisine ait cezanın dörtte birinin kesilmesi kurala
bağlanmıştır.
Usulsüzlük, vergi yasalarının şekle ve usule ilişkin kuralları-
na uyulmamasıdır. Olayda, yükümlü şirketin Maliye Bakanlığından aldığı
basım izin belgesi ile Defterdarlıktan yetki belgesi almış bulunan an-
laşmalı matbaada ticari faaliyetinde kullanacağı faturaları bastırdı-
ğı, faturaların asıllarında sıra numarası yazılı olduğu halde örnekle-
rinde yazılı olmadığı, 29.8.1994 tarihinden yoklamanın yapıldığı ...
tarihine kadar kesilen toplam 136 faturada bu usulsüzlüğün düzeltilme-
den devam ettirildiği anlaşılmaktadır. Faturaların usulüne uygun bas-
tırılmamasından kaynaklanan usulsüzlük, tek bir eylemdir. Nitekim bu
eylem, idarece tek bir yoklamada saptanmıştır.
Bu durumda bu faturaların her kullanılışında usulsüzlük fiili-
nin tekerrür ettiğinden bahisle her bir fatura için usulsüzlük cezası
kesilmesinde ve bu cezalara karşı açılan davanın reddi yolundaki ısrar
kararında yasaya uygunluk bulunmamaktadır.
Bu nedenle temyiz isteminin kabulüne, İstanbul 6.Vergi Mahkeme-
sinin 1.3.1996 günlü ve 1996/392 sayılı direnme kararının bozulmasına,
karar verildi.
XX - K A R Ş I O Y
Olayda ilgili vergilendirme döneminde düzenlediği 136 fatura
örneklerinde seri numarası bulunmayan davacı adına Vergi Usul Kanunu-
nun 352/II-7 nci bendi ve 337 nci maddesi uyarınca kesilen ikinci de-
rece usulsüzlük cezası uyuşmazlık konusudur.
Vergi Usul Kanununun 352 nci maddesinin II işaretli fıkrasının
7 nci bendinde; evrak ve vesikaların kanunen belli şekil ve muhteviya-
tı ile ilgili hükümlere uyulmamış olması ikinci derece usulsüzlük ey-
lemi olarak sayılmış olup; aynı Kanunun 337 nci maddesinde de, aynı
takvim yılı içinde aynı neviden birden fazla usulsüzlük yapılması ha-
linde, birden sonraki eylemlerin herbiri için birincisine ait cezanın
dörtte birinin kesileceği öngörülmüştür.
Dosyada; davacının düzenlediği 136 faturada, Vergi Usul Kanunu-
nun 230 uncu maddesinde faturada bulunan gerekli bilgiler arasında sa-
yılan seri ve sıra numarasının bulunmadığı tartışmasızdır. Her ne ka-
dar, Danıştay Dördüncü Dairesinin bozma kararında, usulsüzlük eylemi-
nin matbaada seri ve sıra numarası taşımayan fatura bastırma eylemi
olduğu ve bir tek eylemden ibaret bulunduğu gerekçesine dayanılmış ise
de; herşeyden önce, Vergi Usul Kanununda bozma kararında tanımlanan
türde bir usulsüzlük eylemi mevcut değildir. İkincisi, matbaada basıl-
mayan seri ve sıra numarasının faturanın düzenlenmesi sırasında belge-
ye yazılmasına herhangi bir engel yoktur. Esasen; olayda, davacıya is-
nad edilen de, bu konuda gerekeni yapmamış olmasıdır. Faturayı düzen-
lerken seri ve sıra numarası yazmayan davacının her düzenlediği fatu-
ra, bu bakımdan, aynı neviden ayrı bir eylemdir. Dolayısıyla, Vergi U-
sul Kanununun 337 nci maddesi uygulanarak ceza kesilmesinde isabetsiz-
lik bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddinin gerekeceği oyu ile
karara karşıyız. (MT/ES)
(DAN-DER; SAYI:95)
|