05.10.2019, 20:04,
|
|
Ahmet Barlak
S.M. Mali Müşavir
|
Yorum Sayısı: 1,045
541
Üyelik Tarihi: 23.04.2015
Rep Puanı:
0
|
|
RE: MÜKELLEFİN ÖLÜMÜ HALİNDE TİCARİ İŞLETMENİN DURUMU
[b]VERASET İNTİKAL BEYANNAMESİNİN SÜRESİNDEN SONRA VERİLEMESİ[/b]
ZEHRA TEYZE’NİN SORUNU
Zehra Teyze geldi ve doğrudan konuya girdi;
“- 12 yıl önce vefat eden babamdan, bir arsa ve bir de ev kaldı. Babamın tek mirasçısı benim. Arsayı kat karşılığı verecektim, müteahhit uyardı ve ‘Bu arsa senin üzerine gözükmüyor. Veraset ve İntikal Vergisi beyannamesi verip, üzerine kaydettirmen gerekiyordu’ dedi. Şaşırdım kaldım. Bana bir yol göster evladım, ne yapayım? Bunları üzerime almam için çok ceza gelir mi?”
“- Rahat ol Zehra Teyze. Senin durumunda olan yüzbinlerce kişi var. Bu olayın cezasız çözüm yolu var. Hatta Hürriyet’te yazayım, senin durumunda olanlar da okusunlar” dedim.
BEYAN EDİLMEYEN MİRAS
Zehra Teyze gibi birçok mirasçı, miras kalan arsa, arazi ya da evi “Veraset ve İntikal Vergisi Beyannamesi” ile beyan etmiyor ancak araziyi ekip biçmeye, evde de oturmaya devam ediyorlar. Daha sonra onlar ölüyor, yine değişen bir şey olmuyor. Gayrimenkul tapuda dedenin adına kayıtlı, araziyi ya da evi kullananlar ise torunlar...
Zehra Teyze gibi çok kişi, beyan etmediği ya da beyanname verirken unuttuğu bir gayrimenkulü veya menkul malı, yıllar sonra beyan ettiğinde, “yüklü bir vergi ve ağır bir ceza ile ödeyeceğini” düşünür. Oysa bu doğru değil.
Ceza ödemeden de bu sorunlarını çözebilirler. Üstelik daha az vergi ödeyerek!..
CEZASIZ ÇÖZÜM
Maliye Bakanlığı’nın konuyla ilgili 2000/1 Seri No.lu “Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu (VİVK) İç Genelgesi” var. Buna göre;
- Verilen veraset ve intikal vergisi beyannamesinde gösterilmeyen mallar ile beyanname verilmeyen hallerde, mükellefiyet; intikal eden malların idarece tespit olunduğu tarihte başlamaktadır.
- Miras kalan malların, mükellefler tarafından, idarece beyana davet edilmeden kendi rızalarıyla veya beyana çağrı ile tanınan ek süre içinde beyanı halinde, yapılan tarhiyat, bu mallar için ilk tarhiyat olacak.
- Bu gibi durumlarda, tahakkuk eden vergiler için “vergi ziyaı cezası” ve “gecikme faizi” de uygulanmayacak.
Sembolik tutarda ikinci derece usulsüzlük cezası uygulanacak, o kadar...
ŞİMDİ BEYAN EDİN
Yukarıda yapılan açıklamalardan da fark edileceği gibi, miras kaldığı halde beyan edilmesi unutulan mal, şimdi de beyan edilebilir. Beyan edilecek değer ise, intikal eden malların, mirasın açıldığı gündeki değeri olacak (VİVK. Md. 11). “Mirasın açıldığı gün” ise, ölümün meydana geldiği gündür (MK. Md. 517).
Varisler; kısmen ya da tamamen beyan etmeyi unuttukları mirası, aradan beş yıl veya 10 yıl geçmiş olsa da beyan edebilirler. Beyan edilecek değer ise, ölüm tarihindeki değerdir. Beyanname verildiğinde, vergi dairesince, gecikme faizi ve vergi ziyaı cezası da uygulanmaz.
Mirası beyan etmeyenler, haydi geçmiş olsun...
|
|
05.10.2019, 20:16,
(Bu konu en son: 05.10.2019, 20:22 Tarihinde, Saat: {2} düzenlenmiştir. Düzenleyen: Ahmet Barlak.)
|
|
Ahmet Barlak
S.M. Mali Müşavir
|
Yorum Sayısı: 1,045
541
Üyelik Tarihi: 23.04.2015
Rep Puanı:
0
|
|
RE: MÜKELLEFİN ÖLÜMÜ HALİNDE TİCARİ İŞLETMENİN DURUMU
VERASET VE İNTİKAL BEYANNAMESİNDE YAPILAN HATALARIN NASIL DÜZELTİLECEĞİ
[13:53, 05.10.2019] Kubilay Bey İscehisa Vd:
[21:10, 05.10.2019] AHMET BARLAK: B.07.0.GEL.0.60/6000-2290/104
Tarih:
02/01/2004
T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Gelirler Genel Müdürlüğü
SAYI : B.07.0.GEL.0.60/6000-2290 ANKARA
KONU :
................VALİLİĞİNE
(Defterdarlık: Vasıtalı Vergiler Gelir Müdürlüğü)
İLGİ: ............. gün ve ................. sayılı yazınız.
İlgide kayıtlı yazınız ve eklerindeki bilgilere göre, ...................'un 04/03/2003 tarihinde vefatı üzerine adı geçenin sahibi olduğu 1/3 hisse kardeşlerine intikal etmiştir. Ancak, mirasçılarca veraset ve intikal vergisi beyannamesinin verilmesi sırasında, ............ Mahallesi, ..........Sokakta kain ve tapuda .......... ada, ........... parselde kayıtlı gayrimenkulün yanlışlıkla tamamının değeri beyan edilmiş ve ilgili vergi dairesince de bu değer üzerinden tarh edilen veraset ve intikal vergisinin tahsil edildiği anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 1'inci maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti uyruğunda bulunan şahıslara ait mallar ile Türkiye'de bulunan malların veraset yoluyla veya herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız bir tarzda bir şahıstan diğer şahsa intikalinin veraset ve intikal vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun 10'uncu maddesinin (b) bendinde, gayrimenkullerin ticari işletmeye dahil olsun veya olmasın emlak vergisine esas olan değerle değerleneceği, 11'inci maddesinde de bu vergiye konu olacak malların değerleme gününün, miras yoluyla meydana gelen intikallerde mirasın açıldığı gün olduğu, Medeni Kanunun 575'nci maddesinde ise mirasın ölüm ile açılacağı, 507'nci maddesinde de tasarruf edilebilir kısmının terekenin mirası bırakanın ölüm günündeki durumuna göre hesaplanacağı hükme bağlanmıştır.
Bu hükümlere göre, veraset yoluyla veya ivazsız bir şekilde bir şahıstan diğer şahsa intikal etmeyen malların anılan vergiye tabi tutulması mümkün bulunmamaktadır.
Olayda, ..............'un ölümü üzerine mirasçıları tarafından düzenlenen veraset ve intikal vergisi beyannamesinde, beyan edilen gayrimenkulün tamamının murise ait olmadığı, muristen kendilerine intikal eden 1/3 hisseye isabet eden 4.717.349.841.-lira değeri beyan etmeleri gerekirken, sözü edilen gayrimenkulün 2002 yılına ait emlak vergisi değerinin toplamı olan 13.921.250.000.-lirayı beyan etmiş bulunmaktadırlar.
Bu durumda, veraset ve intikal vergisi beyannamesinde, veraset yoluyla intikal eden gayrimenkul hissesine isabet eden emlak vergisi değerinin beyan edilmesi gerekirken, gayrimenkulün tamamının değeri beyan edilmek suretiyle beyanda maddi hata yapıldığı açıktır. Dolayısıyla, veraset ve intikal vergisinin, hatalı olarak bildirilen matrah üzerinden tarh ve tahsil edilmesi, gerçek bir servet artışının vergilendirilmesini amaçlayan verginin temel ilkesine aykırı düşmektedir.
Bu itibarla, olayda veraset ve intikal vergisinin matrahının hesabında, 7338 sayılı Kanunun 10'uncu maddesinin (b) fıkrasına göre veraseten intikale konu olan gayrimenkulün emlak vergisi tarhına esas olan değerden, intikal eden hisseye isabet eden 4.717.349.841.-liranın dikkate alınması ve bu suretle tespit olunacak matraha göre fazla tarh olunan verginin 213 sayılı Vergi Usul Kanununun düzeltmeye ilişkin hükümleri uyarınca düzeltilmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini, gereğinin buna göre yapılarak sonucundan dilekçesine cevaben mükellefe ve Bakanlığımıza bilgi verilmesini rica ederim.
Sayı:
B.07.0.GEL.0.60/6015-4288/05375
Tarih:
17/02/1997
T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Gelirler Genel Müdürlüğü
TARİH : 17.021997
SAYI : B.07.0.GEL.0.60/6015-4288/05375
KONU : Veraset ve İntikal Vergisi beyanında
farklılık bulunması halinde yapılacak işlem hk.
İZMİR VALİLİĞİNE
(Defterdarlık: Vasıtalı Ver.Gel.Md.)
İLGİ: a) 02.09.1996 gün ve B.07.0.GEL.0.60/6015-40738 sayılı yazımız.
b) 04.11.1996 gün ve VRS-425-3873/1468 sayılı yazınız.
.....'in varislerinden .....'ın eşi ..... tarafından Başbakanlığa ve Bakanlığımıza verilen dilekçeler ile ilgi yazınız ve eklerinin incelenmesınden,
Muris .....'in mal varlığı (stok emtia ve demirbaşlar) için .....'ın dışındaki diğer varislerce 13.803.928. lira beyanda bulunulmuş olup, olayın takdir komisyonuna sevk edildiği, takdir komisyonunca da stok emtia ve demirbaşlar için 17.409.320. lira takdir edildiği,
Varis .....'ın ise daha sonra verdiği veraset ve intikal vergisi beyannamesinde; veraseten intikal eden stok emtia ve demirbaşlar için 502.000.000. lira, murisin sağlığında ..... Öğretim Külliyesi Vakfına hibe ettiği iki adet gayrimenkul için beyanda 16.000.000. lira olmak üzere toplam 518.000 bulunduğu ve bu matrah üzerinden de veraset ve intikal vergisinin tarh ve tahakkuk ettirildiği,
Bir süre sonra ise ilgilinin anılan vergi dairesine yaptığı düzeltme başvurusunun ise reddedildiği, anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere; 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu'nun 14. maddesinde verginin, mükellef tarafından verilen beyanname üzerinden tarh olunacağı hüküm altına alınmıştır. Ayrıca,Vergi Usul Kanunu'nun 378. maddesinin 2. fıkrasında da, "Mükellefler beyan ettikleri matrahlara ve bu matrahlar üzerinden tarh olunan vergilere karşı dava açamazlar. Bu kanunun vergi hatalarına ait hükümleri mahfuzdur." hükmü yer almaktadır.
Bu hükme göre, mükellef ..... adına veraset ve intikal vergisinin sehven fazla bildirilen matrah üzerinden tarh edilmesi gerçek servet artışının vergilendirilmesini amaçlayan Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu'nun temel ilkesine aykırı düşmektedir.
Olayımızda, varis ..... veraset ve intikal vergisi beyannamesini düzenlerken diğer üç varisce 13.803.928. lira değer beyan edilen ve Takdir komisyonunca da 17.409.320. lira değer takdir edilen stok emtia ve demirbaşlar için 502.000.000. lira beyanda bulunmasının yanında murisin sağlığında ..... Öğretim Külliyesi Vakfına hibe ettiği iki adet gayrimenkul ile ev eşyasını da beyannamede göstermesi ilgilinin Vergi Usul Kanununun 117/l. maddesine göre beyanda matrah hatası yaptığını göstermektedir.
Bu itibarla, olayda veraset ve intikal vergisi matrahının takdir komisyonunca belirlenen matrah (17.409.320.lira) üzerinden tarh olunması, fazla tarh olunan verginin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu' nun düzeltmeye ilişkin hükümleri uyarınca terkini, tahsil edilmiş ise ilgiliye iadesi gerekir.
Bilgi edinilmesini ve gereğinin buna göre yapılarak sonucundan 23.8.1996 tarihli dilekçesine cevaben mükellefe ve Bakanlığımıza bilgi verilmesini rica ederim.
Bakan a.
Daire Başkanı
|
|
12.10.2019, 08:35,
|
|
Ahmet Barlak
S.M. Mali Müşavir
|
Yorum Sayısı: 1,045
541
Üyelik Tarihi: 23.04.2015
Rep Puanı:
0
|
|
RE: MÜKELLEFİN ÖLÜMÜ HALİNDE TİCARİ İŞLETMENİN DURUMU
Aşağıdaki işlemler için Uygulama 2019/5 İç Genelgede belirtilen koşullara göre yoklama işlemleri KALDIRILMIŞTIR.
KALDIRILAN YOKLAMA İŞLEMLERİ: 03/10/2019
1) Gerçek kişi mükelleflerden nakliyecilik faaliyetinde bulunup münhasıran yük ve yolcu taşıyanların işe başlama yoklaması, adres değişikliği yoklaması, işi bırakma yoklaması,
2) Yerleşim yeri adresinde serbest meslek faaliyetinde bulunanların işe başlama yoklaması, adres değişikliği yoklaması, işi bırakma yoklaması,
3) Sermayesi üç yüz elli bin Türk Lirası ve üzerinde olan şirketlerin (imalatçılar hariç) adres değişikliği yoklaması, şube açılış yoklaması,
4) Gerçek kişi mükelleflerde ölüm hali nedeniyle işi bırakma yoklaması,
5) Tüzel kişilerde tasfiye/iflasın kapanması nedeniyle işi bırakma yoklaması ,
Uygulama iç genelgesinde belirtilen şartların gerçekleşmesi koşuluyla kaldırılmıştır.
|
|
16.11.2019, 12:16,
|
|
Ahmet Barlak
S.M. Mali Müşavir
|
Yorum Sayısı: 1,045
541
Üyelik Tarihi: 23.04.2015
Rep Puanı:
0
|
|
RE: MÜKELLEFİN ÖLÜMÜ HALİNDE TİCARİ İŞLETMENİN DURUMU
MİRAS HAKKINDAN FERAGAT EDİLMESİ HALİNDE VERASET İNTİKAL VERGİSİ
Sayı:
B.07.0.GEL.0.60/6004-18084
Tarih:
19/04/2000
T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Gelirler Genel Müdürlüğü
TARİH : 19.04.2000
SAYI : B.07.0.GEL.0.60/6004-18084
KONU : Sözleşme çerçevesinde gerçekleşen mirastan
ivazlı feragat olayının V.İ.V. karşısındaki durumu hk.
...................
İLGİ : ..... 'e vekaleten Bakanlığımıza verdiğiniz 09/12/1999 tarihli dilekçeniz.
Dilekçeniz ve eklerinin incelenmesinden, ..... Noterliği'nde düzenlenen mirasçılıktan feragat sözleşmesi ile kızlarınız ..... , ..... ve .....'ün mirasçılık haklarından ve sıfatlarından feragat etmesine karşılık kendilerine bir miktar para verildiği, ayrıca tarafınızca kendilerine satışı yapılan gayrimenkulün bedelinin alınmasından vazgeçildiği ve bu olayın Defterdarlıkça ivazsız intikal kabul edilerek, veraset ve intikal vergisine tabi tutulmak istenildiği anlaşılmaktadır.
7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu'nun 1'inci maddesine göre, Türkiye Cumhuriyeti uyruğunda bulunan şahıslara ait mallar ile Türkiye'de bulunan malların veraset yoluyla veya herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız bir şekilde bir şahıstan diğer bir şahsa intikali veraset ve intikal vergisine tabidir.
Öte yandan, Medeni Kanun'un 475'inci maddesinde, "Bir kimse, mirasçılardan biriyle ivazlı veya ivazsız, mirasçılıktan feragat mukavelesi yapabilir. Bu suretle feragat eden kimse, mirasçı sıfatını zayi eder.
Feragat mukavelesi ivazlı olduğu takdirde hilâfı şart edilmedikçe feragat eden kimsenin füruuna da müessir olur." denilmektedir.
Bu hükme göre, ivazsız veya ivazlı olarak mirastan feragatte;
1- Mirastan feragat eden, mirasçılık sıfatını yitirir ve mirasın açıldığı sırada sağ değilmiş gibi miras dışında kalır. Dolayısıyla, feragat eden kural olarak, miras payı isteyemeyeceği gibi terekenin borcundan da sorumlu olmaz,
2- Feragatin ivazlı olup olmaması, sağlararası ilişkideki intikalin niteliğine etki etmemelidir. Zira feragat sözleşmesi karşılığında alınan bedel, ivaz olarak tanımlansa bile, bu ivaz intikalin karşılığı değildir. Feragatte, taraflardan biri bir kıymet iktisap etmekte, bunun karşılığında diğer tarafa (mirasçılara veya murise) bir bedel ödememektedir. Bu nedenle, bu bir ivazsız intikaldir,
3- İvazsız feragat halinde, Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu açısından herhangi bir vergileme yapılmaması, hem ortada bir terekenin bulunmaması (yani ölümün gerçekleşmemesi) hem de diğer mirasçılara verilen bir bedel (ivaz) bulunmamasındandır. Ölüm ve bu ölüme bağlı intikal gerçekleştiğinde vergileme yapılacaktır,
4- Mirastan ivazlı feragatte, feragat eden bir bedel (değer) almakta, karşılığında mirasından vazgeçtiği kişiye herhangi bir ivaz (intikal anında değer ifade eden bir mal veya hak) vermemektedir. İntikal eden değer karşılığında, ancak ölümle ortaya çıkabilecek bir miras hakkından vaz geçilmesi ivaz sayılamaz. Çünkü, bu feragatten her an karşılıklı anlaşma veya tek taraflı fesih ile vazgeçilebilir (MK. 494-495).
Bu nedenlerle, söz konusu sözleşme çerçevesinde gerçekleşen mirastan ivazlı feragat olayının ivazsız intikal sayılmak suretiyle Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu'nun 16'ncı maddesinde yer alan tarifenin ikinci grubundaki oranların yarısının uygulanması suretiyle vergilendirilmesinde anılan Kanun hükümlerine aykırılık bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Bakan a.
|
|
16.11.2019, 13:19,
|
|
Ahmet Barlak
S.M. Mali Müşavir
|
Yorum Sayısı: 1,045
541
Üyelik Tarihi: 23.04.2015
Rep Puanı:
0
|
|
RE: MÜKELLEFİN ÖLÜMÜ HALİNDE TİCARİ İŞLETMENİN DURUMU
MİRASTAN FERAGAT EDİLMESİ DURUMUNDA ÖRNEK OLAY
.
1-) Bananızın vefatı sonucu 600 binliralık araç iki kardeşe miras kaldı diyelim.
kardeşlerden biri miras hakkından feragat ederse, diğer kardeş miras yoluyla intikal eden 600 binlira için 4.696,25 +48 damga vergisi veraset intikal vergisi öder.
miras hakkından feragat eden kardeşden ivazsız(karşılıksız) intikal eden 300 bin lira için 14.712,00 +48 damga vergisi tekrar veraset intikal vergisi ödersiniz.
toplam ödenen vergi 19.504,25 TL.
------------------------------------------------------------------------------------------
2-) kardeşiniz miras hakkında vazgeçmezse;
kareş1= 498,75 tl. +48 damga vergisi
kardeş2= 498,75 tl. veraset intikal vergisi ödenir.
kardeş1 aracın satışını normal yollarla size yaptığında vergi ödenmez.
------------------------------------------------------------------------------------------
KAÇINILAN VERGİ TUTARI = 19.504,25-1045,50=18.458,75 TL.
|
|
|