RE: CIVIK BİR KANUN (488 sayılı damga vergisi kanunu)
ESKİŞEHİR SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI
MEVZUAT ARAŞTIRMA KOMİSYONU
Rapor Sıra No : Mesleki-002
SÖZLEŞME DAMGA VERGİSİ HAKKINDA ÇALIŞMA RAPORU
BÖLÜM BAŞLIKLARI
1-DAMGA VERGİSİ ÖDENMEYEN SÖZLEŞMELER GEÇERLİ MİDİR ?
2-DAMGA VERGİSİNİ KİM ÖDER ?
3-DAMGA VERGİSİ NE ZAMAN ÖDENİR ?
4-DAMGA VERGİSİ NASIL HESAPLANIR ?
5-SÖZLEŞME DAMGA VERGİSİYLE İLGİLİ OLARAK DİKKAT EDİLMESİ
GEREKEN HUSUSLAR NELERDİR ?
A- DÜZENLENEN SÖZLEŞMENİN SAYISI
B- SÖZLEŞME SÜRESİ
C- SÖZLEŞME SÜRESİNİN KENDİLİĞİNDEN UZAMASI
6-EKLER
1- TÜRMOB GENELGE 2005/3
2- Makale-Mahmut Tayyar ERGÜL (Vergi Denetmeni,Vergi Uygulama
Müd.V.)
MESLEK MENSUPLARININ MÜKELLEFLERİ İLE İMZALADIKLARI
SÖZLEŞMELERDEN KAYNAKLANAN DAMGA VERGİSİNDEN KAÇINMA
YOLLARI
3- Makale-Serkan Başar
KENDİLİĞİNDEN UZAYAN KİRA SÖZLEŞMELERİNİN DAMGA VERGİSİ
KARŞISINDAKİ DURUMU
1- DAMGA VERGİSİ ÖDENMEYEN SÖZLEŞMELER GEÇERLİ MİDİR ?
Damga vergisi alacağının doğması için belli bir hukuki işlemle ilgili kağıdın
eksiksiz olarak tekemmül etmiş olması gerekir. (Örneğin ihale kararları) Kağıt
eksiksiz olarak tekemmül ettikten sonra muamelenin feshedilmiş olması
vergilemeyi etkilemez. Damga Vergisi,Ticari ve Medeni işlemlerle ilgili olarak
düzenlenen kağıtlar dolayısıyla alınır.Kağıt düzenlenmemişse vergileme
yapılmaz.
Bazı akitlerin sıhhati,kanunen belli şekillere uyularak yapılmasına bağlı
tutulmuştur.Bu şekle uyulmadığında,akit geçerli sayılmaz.(Örneğin
gayrimenkul rehni,kefalet senedi,Poliçe ve emre muharrir senetlerin geçerliliği
Türk Ticaret Kanununda gösterilmiş şartlar dahilinde düzenlenmiş olmaları ile
mümkündür.) Bütün bu hallerde ve çoğaltılabilecek diğer örneklerde,kağıdın
kanuni şekil şartlarına uyulmadan düzenlenmiş olması,damga vergisi
mükellefiyetini etkilemez.Çünkü kağıt kanuni şartlara uymadığı hallerde degene bir hususu ispat veya belli etmeye yarayacak niteliği kazanmıştır.
(Örneğin TTK 688.maddesine göre emre muharrer bir senet metninde “bono”
veya “emre muharrer senet ” kelimesinin yazılı olmaması emre muharrer
senet olma niteliğini kaybettirir.Fakat bu hal kağıdın ad ve senet sayılmasını
önlemez.Yani bu durumda da kağıt,bir hususu ispat ve belli etme niteliği
taşıma devam eder.Yalnız,mahiyet değiştireceği için emre muharrer senet
olarak değil,adi senet olarak vergilendirme durumu tayin edilmek gerekir.
Damga vergisinin ödenmemesi veya eksik ödenmiş olması,kağıdın ve akit
işlemin sıhhatini etkilemez.Akitlerde yazılı şekil,ispat aracı veya sıhhat şartıdır.
Sıhhat şartı olarak aranmadığı hallerde akitler sözlü olarak da yapılabilir.Bu
hallerde yazılı şekle başvurulup kağıt düzenlenmesi,ispat bakımından önem
taşır.Kağıdın Damga vergisinin ödenmemesi ise,ispat aracı olma nitelik ve
gücünü ortadan kaldırmaz veya zayıflatmaz.
Yazılı şeklin akitlerde sıhhat şartı olarak arandığı hallerde de durum
aynıdır.Akit,kanunen aranan şartlarına uymakla tamam olur.Damga vergisinin
ödenmemiş olması,akdin geçerliliğine hiçbir etki yapmaz.Sadece damga
vergisinin cezası ile birlikte alınması gerekir.
2- DAMGA VERGİSİNİ KİM ÖDER ?
Veysi Seviğ - 27 Temmuz 2005 - Dünya
Damga Vergisi Yasası'nın 3'üncü maddesi uyarınca bu verginin mükellefi,
kağıtları imza edenlerdir. Bazı hallerde damga vergisine tabi olan kağıtlarla
ilgili olarak, verginin bir tarafça üstlenileceği yönünde sözleşmelere özel
hükümler konulmakta, bunun sonucunda damga vergisinin ödenmemesi
halinde mevcut özel hüküm çerçevesinde diğer tarafın sorumlu olacağı ifade
edilmektedir.
Oysa Vergi Usul Yasası'nın 8'inci maddesi hükmü gereği olarak "Vergi
kanunlarıyla kabul edilen haller müstesna olmak üzere, mükellefiyete veya
vergi sorumluluğuna müteallik özel mukaveleler vergi dairelerini bağlamaz."
Gerçekte gerek mükellefiyet gerekse sorumlulukla ilgili esaslar vergi yasaları
ile belli edilir. Vergi yasaları ile belli edilen haller dışında mükellef veya
sorumluların, bunları özel mukavelelerle değiştirmeleri, mükellef ve sorumlu
sıfatından doğan görevleri başkasına aktarmaları mümkün değildir. Eğer bu
tarz bir mukavele yapılmışsa bu, vergi dairesini bağlamaz. Vergi uygulaması
bakımında geçerlilik taşımaz.
Diğer yandan söz konusu yasanın 24'üncü maddesi uyarınca "Vergiye tabi
kağıtların damga vergisinin ödenmemesinden veya noksan ödenmesinden
dolayı alınması lazım gelen vergi ve cezadan, mükelleflere rücu hakkı olmaküzere kağıtları ibraz edenler sorumludur."
Yasal düzenleme gereği "Birden fazla kişi tarafından imza edilen kağıtlara ait
vergi ve cezanın tamamında imza edenler müteselsilen sorumludurlar. Bunlar
arasında vergiden müstesna olanların bulunması damga vergisinin noksan
ödenmesini gerektirmez. "Bu bağlamda" damga vergisinden muaf
kuruluşlarca kişilerin "Damga Vergisine Tabi Kağıtları" belirleyen (1) sayılı
tabloda yer alan işlemleriyle ilgili olarak düzenlenen ve sadece bu kurumların
imzasını taşıyan kağıtlara ait verginin tamamı kişiler tarafından ödenir. Ancak
yine yasal düzenleme gereği olarak "bu bağıtlara ait verginin hiç ödenmemesi
veya noksan ödenmesi halinde vergi ve cezanın tamamından kişilerle birlikte
kurumlar müteselsilen sorumludurlar." (Damga Vergisi Yasası Madde: 24)
Mevcut yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere kağıt üzerinde yer alan
imza sahiplerinin tamamı damga vergisinden müteselsilen sorumlu
olmaktadırlar. Burada bir başka özellik de kağıdı imzalamaları nedeniyle
mükellef durumunda olan kişiler aralarında vergilerin paylaşılmasına ilişkin
olarak yaptıkları sözleşmelerin geçerli olmayacağıdır. Bir başka anlatımla bu
tür sözleşmeler vergi idaresi açısından bir önem taşımamaktadır.
Dolayısıyla Vergi Usul Yasası'nın 8'inci maddesinde de hükme bağlandığı
üzere damga vergisinin mükellefleri arasında yapılan sözleşmelerin vergi
dairesi tarafından yapılacak tarhiyatlarda gerekçe olarak gösterilmesi imkanı
bulunmamaktadır.
488 sayılı Damga Vergisi Kanunu
Madde 03: Mükellef
Damga Vergisinin mükellefi kağıtları imza edenlerdir.
Resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların Damga Vergisini
kişiler öder.
3- DAMGA VERGİSİ NE ZAMAN ÖDENİR ?
488 sayılı Damga Vergisi Kanunu uyarınca Sözleşmenin düzenlendiği tarihi
izleyen onbeş gün içinde ödenir.
488 sayılı Damga Vergisi Kanunu
Madde 22: Makbuz karşılığı ödemelerde ödeme zamanı
(31.12.2004 tarih ve 25687 (3) mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan
5281 sayılı Kanunun 3 üncü maddesiyle değişen ve 01.01.2005 tarihinden
geçerli olmak üzere yürürlüğe giren şekli.) Makbuz karşılığı ödemelerde
Damga Vergisi;a) Maliye Bakanlığınca belirlenen mükellefler, kurum ve kuruluşlar
tarafından bir ay içinde düzenlenen kağıtların vergisi, ertesi ayın yirminci
günü akşamına kadar (1) vergi dairesine bir beyanname ile bildirilir ve
yirmialtıncı günü akşamına kadar ödenir.
b) (a) bendi dışındaki hallerde, kağıdın düzenlendiği tarihi izleyen onbeş
gün içinde vergi dairesine bir beyanname ile bildirilir ve aynı süre içinde
ödenir.
4- DAMGA VERGİSİ NASIL HESAPLANIR ?
Sözleşmede yazılı bulunan tutar üzerinden (KDV hariç tutar) binde 7,5 Damga
Vergisi ödenir. (KDV hariç Tutar x binde 7,5 x İmzalanan sözleşme sayısı )
DANIŞTAY Yedinci Daire
Esas No : 1997/02496
Karar No : 1998/00669
ÖZET: Damga vergisi matrahının sözleşmede belirtilen bedel (kıymet bedeli)
olması nedeniyle, bu bedele katma değer vergisinin, ilave edilmesi suretiyle
bulunan yeni bedelin iş bedelini oluşturmadığı, dolayısıyla bu bedel
üzerinden damga vergisi tarhiyatı yapılamayacağı hk.
5- SÖZLEŞME DAMGA VERGİSİYLE İLGİLİ OLARAK DİKKAT EDİLMESİ
GEREKEN HUSUSLAR NELERDİR ?
A- DÜZENLENEN SÖZLEŞMENİN SAYISI
488 sayılı Damga Vergisi Kanunu
Madde 05: Kağıt nüshalarının birden fazla olması
Bir nüshadan fazla olarak düzenlenen kağıtların her nüshası ayrı ayrı aynı
miktar veya nispette Damga Vergisine tabidir. Şu kadar ki, poliçe ve emre
yazılı ticari senetlerin yalnız tedavüle çıkarılan nüshaları vergiye tabi tutulur.
T.C. MALİYE BAKANLIĞI
Gelirler Genel Müdürlüğü
Tarih : 10/05/2005
Sayı : B.07.0.GEL.0.62/6202-2019/020612
Sözleşmenin binde 7,5 nispetinde damga vergisine tabi tutulması, ayrıca söz
konusu sözleşmenin 1’ den fazla düzenlenmesi halinde her nüshanın ayrı ayrı
damga vergisine tabi tutulması gerekir.TÜRMOB 2005/3 GENELGESİ (bakınız Ekler bölümü) Sözleşmelerin BİR ASIL
olarak düzenlenmesi ve müşteriye sözleşmenin onaylı ve “ASLI GİBİDİR”
kaşesini taşıyan bir fotokopisinin verilmesi, düzenlenecek sözleşmelerde yer
alan “.....İşbu sözleşme 2 Nüsha düzenlendi” ibaresinin üstü çizilerek
“.....İşbu sözleşme BİR ASIL olarak”şeklinde değiştirilmesi halinde vergi
sadece bir defa ödenmiş olacaktır.
(KDV hariç Tutar x binde 7,5)
DANIŞTAY Yedinci Daire
Esas No : 1997/02771
Karar No : 1999/00973
ÖZET:Kağıtların, imzasız suretlerinin damga vergisine tabi olmadığı hk.
YARGITAY 14. HUKUK DAİRESİ
E. 2001/7808
K. 2001/8353
T. 30.11.2001
* FOTOKOPİ OLARAK İBRAZ EDİLEN BELGE ( Belge Üzerinde Gerekli
Araştırma Yapılmadan Davanın Reddine Karar Verilmesinin Yanlış Olması )
KARAR ÖZETİ : Mahkeme, dayanılan bu fotokopi belgenin aslının
davacılarca ibraz edilememesi nedeniyle davanın reddine karar vermiş,
hükmü davacılar vekili temyize getirmiştir.
Davacıların davada dayandıkları belge fotokopidir. Ancak davacılar bu
belgenin aslının davalı Ahmet'in elinde olduğunu ve onun ibraz etmesi
gerektiğini ileri sürmüşlerdir. 30.12.1992 tarihli ve dosyada fotokopisi
bulunan belgenin incelenmesinde davacılar ile davalı Ahmet arasında
düzenlendiği ve bir nüsha yazılarak aslının davalı Ahmet'te kaldığı,
fotokopilerinin ise davacı kardeşlerine yazıldığı ve adı geçenlerce imzalanmış
olduğu görülmektedir.
Bir davada taraflardan hiçbiri; karşı yanın davayı kazanması için kendi
aleyhine ve onun lehine olan bir kanıtı göstermeye zorlayamaz. Davacı ve
davalı, dayandıkları kanıtlarını kendileri ibraz zorundadırlar. Ancak Usul
Kanunumuz 326 ve izleyen maddelerinde senetler açısından, çeşitli
olasılıkları göz önüne alarak bu kuralın bazı ayrıklarına yer vermiş ve 326.
maddede sayılan belgeleri, bir tarafı kendi aleyhine bile olsa mahkemeye
vermekle yükümlü kılmıştır. Anılan bu maddenin 3. bendine göre,
mahkemeye sunulması zorunlu belgelerden biri de "iki taraf için müşterek
olan muamele ve menfaatlere müteallik tanzim olunan vesikalar" dır.
Davada dayanılan belge de bu niteliktedir.
Bir tarafın dayandığı ve mahkemeye sunulmasını istediği belgenin karşı
tarafın elinde olması ve bu tarafın da belgenin elinde olmadığını bildirmesi
yani inkar etmesi durumunda, sorunun nasıl çözümlenmesi gerektiği hususu331. maddede hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Somut olayda, yukarıda da açıklandığı üzere, davacılar fotokopisini
sundukları davalılarla aralarındaki ilişkiye ait sözleşmeye dayandıklarına, bu
fotokopi belgeden de, tek nüsha düzenlendiğinin ve aslının davalı Ahmet'te
kaldığının, fotokopilerinin ise davacılara verildiğinin yazılı bulunduğunun
anlaşılmasına göre, mahkemece uyuşmazlığın belirtilen HUMK'nun 326, 331
ve izleyen maddeleri çerçevesinde araştırma ve inceleme yapılarak ve
davalıların savunmaları da gözönünde tutulmak suretiyle çözümlenmesi
gerekirken yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru
görülmemiştir
B- SÖZLEŞME SÜRESİ
Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli Mali
Müşavir Ücretlerinin Esasları Hakkında Yönetmelik
Madde 14: Ücret sözleşmesi kapsamı “Ücret sözleşmeleri münferit ya da
süreli olarak yapılabilir. Süreli sözleşmelerin en az bir yıllık olması şarttır.
Sözleşmeler; ait oldukları işlemleri ve bunlara ait süreleri kapsayıp; diğer
işlem ve sürelere uygulanamaz. Bu durumda, yeni sözleşme yapılması
gerekir.Ücret sözleşmelerine; ücrete mahsuben avans verileceğine, iş sahibi
adına yapılacak giderlerin sonradan iş sahibinden tahsil edileceğine ve sair
hususlara dair özel hükümler konulabilir.
C- SÖZLEŞME SÜRESİNİN KENDİLİĞİNDEN UZAMASI
Sözleşmenin kendiğinden uzaması halinde (yani her yıl yeniden sözleşme
düzenlemek yerine) “sözleşmesi süresinin bitimine 15 gün kala hiçbir itirazda
bulunulmaması durumunda sözleşme kendiliğinden uzar.” Hükümlerinde
buna benzer ifadeler bulunan sözleşmelerde sürenin uzatılması değil
kendiliğinden uzaması söz konusudur. Bu durumda yeni bir kağıt
düzenlenmesine gerek olmadığı için ayrıca bir damga vergisi
hesaplanmasına da gerek yoktur. Maliye Bakanlığı da verdiği birçok
özelgede yeni bir kağıt düzenlenmeden veya ayrı bir şerh ve mektupla
uzadığı belirtilmeyen Sözleşme ve kira sözleşmelerinde damga vergisi
hesaplanmayacağını belirtmiştir. (bakınız Ekler bölümünde yer alan Vergi
Denetmeni, Vergi Uygulama Müdür V.sayın Mahmut Tayyar ERGÜL’ün ve
Serkan Başar’ın Makalesi)
EKLER
1YMM ve SMMM ODASI BAŞKANLIKLARI’NA
GENELGE 2005/3
Ankara, 01384/18.02.2005
Konu : Damga Vergisi Konusunda Meslek Mensuplarımızın Dikkat Etmesi
Gereken Hususlar
Odalarımızdan ve meslek mensuplarımızdan gelen talepler doğrultusunda,
Damga Vergisinin Uygulanması konusunda çeşitli tereddütler doğduğu
anlaşılmaktadır.
5281 Sayılı Kanunla yapılan düzenleme ile Damga Vergisi uygulamasına
yönelik önemli değişiklikler yapılmıştır. Damga Vergisi Uygulanması
konusunda meslek mensuplarımızın dikkat etmesi gereken hususlar şu
şekildedir;
5281 sayılı Kanun ile 488 Sayılı Damga Vergisi Kanununda yapılan değişiklik
ile pul yapıştırmak suretiyle ödenen vergi yürürlükten kaldırılmıştır.
Damga Vergisinin beyanname verilmek suretiyle ödenmesi konusunda 43 seri
numaralı Genel Tebliğde ayrıntılı açıklamalar yapılmıştır. Meslek
mensuplarımızı yakından ilgilendiren aşağıdaki konularda açıklama yapılması
gereksinimi doğmuştur.
I-MESLEKİ KONULARDA MÜŞTERİLER İLE YAPILACAK SÖZLEŞMELER
1-03/01/1990 Tarih ve 20391 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Serbest
Muhasebeci,Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli Mali Müşavirlerin
Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 24. Maddesine göre; meslek
mensuplarımızın verecekleri hizmetler için sözleşme yapmaları zorunludur. Bu
zorunluluğa riayet etmeyen meslek mensuplarımız hakkında disiplin
kovuşturması yapılmaktadır.
2-488 Sayılı Damga vergisi Kanununa ekli (1) Sayılı Tabloda; I-Akitlerle ilgili
Kağıtlar başlığının altında yer alan ,
1.Mukavelenameler, taahhütler ve temliknameler ,
a)-Belli parayı ihtiva edenler (Binde 7,5) oranında Damga Vergisine tabidir.
3-Aynı Kanunun 5. Maddesi ise aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
Kağıt nüshalarının birden fazla olması:
“Madde 5 - Bir nüshadan fazla olarak düzenlenen kağıtların her nüshası ayrı
ayrı aynı miktar veya nispette Damga Vergisine tabidir. Şu kadar ki, poliçe ve
emre yazılı ticari senetlerin yalnız tedavüle çıkarılan nüshaları vergiye tabi
tutulur.”
TÜRMOB tarafından bastırılan ve odalarımız tarafından satışı yapılan
sözleşmeler BİR ASIL BİR SURET şeklinde dizayn edilmiştir.
Yukarıda belirtilen 5. Madde metninden de anlaşılacağı üzere, meslek
mensuplarının müşterileri ile yapacakları sözleşmeyi birden fazla nüsha
yapmaları ve bir suretini müşteriye vermeleri halinde her nüsha için ayrı ayrıaynı miktarda Damga Vergisi ödenmek mecburiyeti doğacaktır.
Bu nedenle, yukarıda söz konusu edilen sözleşmelerin BİR ASIL olarak
düzenlenmesi ve müşteriye sözleşmenin onaylı ve “ASLI GİBİDİR” kaşesini
taşıyan bir fotokopisinin verilmesi, düzenlenecek sözleşmelerde yer alan
“.....İşbu sözleşme 2 Nüsha düzenlendi” ibaresinin üstü çizilerek “.....İşbu
sözleşme BİR ASIL olarak”şeklinde değiştirilmesi halinde vergi sadece bir
defa ödenmiş olacaktır.
4- Damga Vergisi Kanununda yapılan değişiklikle serbest meslek erbabı
olarak damga vergisi açısından “Sürekli Mükellefiyeti” olmayan biz meslek
mensuplarımıza işlemlerin yani sözleşmenin tanziminden sonra 15 gün içinde
damga vergisi beyannamesi ile beyan edilerek aynı süre içinde ödeme
yükümlülüğü getirilmiştir.(Damga Vergisi Beyannamesi Ayrıca Damga
Vergisine Tabi değildir) Örneğin:Hizmet süresi 01/01/2005-31/12/2005 tarihi
olarak düzenlenen bir sözleşme 20/02/2005 tarihinde imza edilmiş ise; bu
sözleşmeye ait Damga Vergisi 05/03/2005 tarihine kadar beyan edilip aynı
sürede ödenmesi gerekmektedir
II- E- BEYANNAME UYGULAMASI
Vergi Usul Kanunu 340 numaralı Genel Tebliğ ile uygulaması ihtiyari olarak
başlatılan E-Beyanname için aşağıdaki sözleşmeler ve taahhütnamelerin
yapılması gerekmektedir.
EK 1 : ELEKTRONİK BEYANNAME GÖNDERME TALEP FORMU VE
TAAHHÜTNAMESİ
EK 2 : ELEKTRONİK BEYANNAME GÖNDERME ARACILIK YETKİSİ TALEP FORMU
VE TAAHHÜTNAMESİ
EK 3 : ELEKTRONİK BEYANNAME ARACILIK VE SORUMLULUK SÖZLEŞMESİ
EK 4 : ELEKTRONİK BEYANNAME ARACILIK SÖZLEŞMESİ
Yukarıda belirtilen Taahhütname ve Sözleşmeler Damga Vergisine Tabi
değildir.
Bilgi edinilmesi ve gereğinin yapılması rica olunur.
Saygılarımızla
Nail SANLI
GENEL SEKRETER
2
Mahmut Tayyar ERGÜL
Vergi Denetmeni
Vergi Uygulama Müdür V.
MESLEK MENSUPLARININ MÜKELLEFLERİ İLE İMZALADIKLARI
SÖZLEŞMELERDEN KAYNAKLANAN DAMGA VERGİSİNDEN KAÇINMA
YOLLARITarih: 24.11.2006
I- GİRİŞ
3568 sayılı (1) sayılı Kanun’a göre yetki almış meslek mensuplarının (SMSMMM) Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli
Mali Müşavirin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 24.
maddesine göre; meslek mensupları Defter Tutmak ve Süreklilik arz eden
hizmetlerinde sözleşme yapılması zorunludur. Bu zorunluluğa riayet
etmeyen meslek mensupları hakkında ise bağlı bulundukları odalar
tarafından disiplin soruşturması yapılması gerekmektedir.
Meslek mensupları tarafından verilen muhasebe hizmetinin devamlılık arz
ettiği ücret dışındaki hükümlerinin aynı kalmak şartı ile uzun süreli devam
ettiğinden yenilenmeksizin kendiliğinden yürürlükte olup hükümlerinden
yararlanılabilmektedir.
5281 sayılı (2) sayılı Kanunla yapılan düzenleme ile damga vergisi
uygulamasına yönelik önemli değişiklikler yapılmıştır. Damga vergisinde
yapılan değişiklikle pul yapıştırmak suretiyle ödeme şekli yerine beyanname
vermek suretiyle ödeme şekline geçilmiştir. Konuyla ilgili olarak da 43 Seri
No.lu (3) Damga Vergisi Genel Tebliği yayımlanmıştır.
Makalemizin konusu yürürlükte bulunan kanun ve tebliğler çerçevesinde
meslek mensuplarının mükellefleri ile sözleşmelerde nelere dikkat ederek
damga vergisinden kaçınabilecekleri oluşturmaktadır.
II- YASAL MEVZUAT
488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’nun 1. maddesinde damga vergisine tabi
kağıtlar teriminin yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen işaret koymak
suretiyle düzenlenen veya herhangi bir hususu ispat veya imza yerine geçen
işaret koymak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli
etmek için edilebilecek olan belgeleri ifade edeceği, aynı Kanun’un 2.
maddesinde de vergiye tabi kağıtlar mahiyetinde bulunan veya onların yerini
alan mektup ve şerhlerle bu kağıtların hükümlerinin yenilenmesine
uzatılmasına, değiştirilmesine, devrine veya bozulmasına ilişkin mektup ve
şerhlerin de damga vergisine tabi tutulacağı hüküm altına alınmıştır.
488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’na ekli 1 sayılı Tabloda; “1- Akitlerle İlgili
Kağıtlar” başlığı altında yer alan;
1. Mukavelenameler, taahhütler ve temliknameler,
a) Belli parayı ihtiva edenler (binde 7,5) oranında damga vergisine tabidir.3- Aynı Kanun’un 5. maddesi ise aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
“Kağıt Nüshalarının Birden Fazla Olması: Bir nüshadan fazla olarak
düzenlenen kağıtların her nüshası ayrı ayrı aynı miktar ve nispette damga
vergisine tabidir...” Meslek mensuplarının mükellefleri ile yapacakları
ile yapacakları sözleşmeleri bir den fazla nüsha halinde yapmaları
halinde ayrı ayrı aynı miktarda damga vergisi ödemek mecburiyeti
doğacaktır. Bu nedenle söz konusu sözleşmelerin “Bir Asıl” olarak
düzenlenmesi halinde sadece bir defa ödenmiş olacaktır.
Belirli süreli olarak düzenlenen sözleşmelerde (Asgari Ücretin
Esasları Hakkında Yönetmeliğe göre en az 1 yıllık olması şarttır.)
süre bitiminden önce taraflardan birinin diğerine ihbarda
bulunmaması ve sebeple sözleşme süresinin otomatik olarak
uzaması halinde, herhangi bir belge düzenlenmediği veya
sözleşmeye bu hususta ayrıca şerh konulmadığından damga vergisi
alınmasına imkan yoktur.
Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli Mali
Müşavirin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 26. maddesine
göre taraflar haklı nedenlerle veya karşılıklı rızaları ile aralarındaki
sözleşmeyi her zaman feshedebilirler. Bu takdirde alınmış olan defter ve
belgeler sahiplerine geri verilir. Tarafların tazminat hakları genel hukuk
kurallarına tabidir.
Konu ile ilgili olarak Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Samsun Vergi
Dairesi Başkanlığı’na verilen 11.10.2006 tarih ve 078765 sayılı
görüşünde “Meslek mensuplarının muhasebe hizmeti verdiği mükellefler ile
düzenlediği sözleşmelerin uygulama süresi içinde ücretin artma durumunda,
sözleşme hükümlerini değiştiren herhangi bir kağıt (makam oluru, ek
sözleşme vb.) düzenlenmesi halinde ücret artışı üzerinden binde 7,5
nispetinde damga vergisi hesaplanması gerekir. Ancak, bu kabil ücret artışı
ile ilgili olarak ilk sözleşme hükümlerine tesir eden herhangi bir kağıt
düzenlenmemesi halinde damga vergisinin aranılmaması gerekir.
Söz konusu sözleşmelerin sürelerinin bitmesinden sonra sözleşmeye
konulan bir şerhe istinaden sözleşme süresinin uzatılması halinde, şerh
sözleşme hükümlerini değiştiren bir belge vasfında olduğundan, süresi
uzayan bu sözleşmelerden yeniden damga vergisi alınması gerekmektedir.
Diğer taraftan süre uzatımın gerçekleşmesinden sonra meydana gelen ücret
artışlarına ilişkin düzenlenecek kağıdında ayrıca vergilendirilmesigerekmektedir.”
III- SONUÇ
Muhasebe ve mali danışmanlık hizmeti, işin gereği olarak uzun süreli bir iş
olarak karşımıza çıkmakta meslek mensupları tarafından mükellefleri ile her
yıl sözleşme yapılması bazı zorluklarla karşılaşılmaktadır. Mükelleflerle
imzalanan sözleşmelerin sürelerinin yeni bir sözleşme veya sözleşme yerine
geçecek bir kağıt düzenlemeksizin veya mevcut sözleşmede süre uzatımı
yönünden bir şerh koyulmaksızın kendiliğinden uzaması durumunda uzayan
süreye ilişkin olarak yeniden damga vergisi hesaplanmasına ve beyan
edilmesine gerek bulunmamaktadır.
--------------------------------------------------------------------------------
(1) 13.06.1989 tarih ve 20194 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(2) 31.12.2004 tarih ve 25687 mükerrer 3 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(3) 04.02.2005 tarih ve 25717 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
NOT: Bu makale "Yaklaşım Dergisi, Kasım 2006, Sayı: 167" den iktibas
edilmiştir.
3
KENDİLİĞİNDEN UZAYAN KİRA SÖZLEŞMELERİNİN DAMGA VERGİSİ
KARŞISINDAKİ DURUMU
Serkan BAŞAR
Vergi Departmanı, Müdür Yardımcısı
Mazars/Denge Denetim YMM A.Ş.
E-Yaklaşım, Ocak 2008
I – GİRİŞ
Bilindiği üzere Türk Vergisi Sistemi içersinde yer alan 488 sayılı Damga
Vergisi Kanunu ile yine bu kanunda belirtilen bazı kağıtların düzenlenmesi
vergiye tabi tutulmuştur. Damga Vergisi Kanunun 1. maddesinde kanun
ekindeki (I) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu
belirtilmiş kira sözleşmeleri de yine (I) sayılı tablo içersinde gösterilmiştir.
II – KİRA SÖZLEŞMELERİNDE NİSPET
Yukarıda da belirttiğimiz üzere kira sözleşmelerine ait damga vergisinin
nispeti Damga Vergisi Kanununa ekli (1) sayılı tabloda I. Akitlerle ilgili
kağıtlar/A. Belli parayı ihtiva eden kağıtlar/2. Kira mukavelenameleri kısmında
sözleşme süresine göre kira bedeli üzerinden binde 1,5 olarak belirlenmiştir.
Ancak bu durum sözleşmede kefil imzasının bulunup bulunmasına göre
değişmektedir. Çünkü aynı kanunun 6’ıncı maddesinin 2’nci paragrafında “Bir
kağıtta toplanan akit ve işlemler birbirine bağlı ve bir asıldan doğma oldukları
takdirde Damga Vergisi en yüksek vergi alınmasını gerektiren akit veya işlem
üzerinden alınır.” denilmektedir.Bu nedenle Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından verilen muktezalarda da
belirtildiği üzere kira sözleşmeleri için üç farklı vergi nispeti ortaya
çıkmaktadır. G.İ.B. tarafından verilen 16.01.2006 - 81 tarih ve 121-2517
sayılı özelgede;
“ 1. Sadece kiracı ile kiralayan arasında imzalanan kira sözleşmesine ait
damga vergisi; mukavele süresine göre bulunacak toplam kira tutarının binde
1, 5 damga vergisi oranı ile çarpılmak suretiyle hesaplanacak tutar olacaktır.
2. Sözleşmenin kiracı ile kiralayan yanı sıra adi kefil tarafından da
imzalanması halinde, söz konusu kira sözleşmesine ait damga vergisi,
mukavele süresine göre bulunacak toplam kira tutarının binde 9 damga
vergisi oranı ile çarpılmak suretiyle hesaplanacak tutar olacaktır.
3. Sözleşmenin kiracı ile kiralayan yanı sıra müteselsil kefil veya müşterek
borçlu tarafından da imzalanmış olması halinde, söz konusu kira
sözleşmesine ait damga vergisi, mukavele süresine göre bulunacak toplam
kira tutarının binde 7, 5 damga vergisi oranı ile çarpılmak suretiyle
hesaplanacak tutar olacaktır.” denilmektedir.
1. maddede belirtildiği gibi sadece iki gerçek kişi ya da bir gerçek bir tüzel
kişi arasında düzenlenen kira sözleşmelerinde vergi nispeti (I) sayılı tablonun
I/A-2 fıkrasına göre binde 1,5 olmalıdır. Çünkü bu tür sözleşmeler iki kişi
arasında gerçekleşen ve içinde sadece kiralamaya ait hükümlerin bulunduğu
bir sözleşmelerdir.
2. madde belirtilen sözleşme türünde ise kiralayan ve kiracının yanında
sözleşmede ayrıca adi kefilin imzası bulunmaktadır. Bu durumda vergi
nispetinin binde 9 olarak belirlenmesi gerekir. Çünkü kira mukavelenamesine
konan kefalet şerhinin “adi kefalet” olarak düzenlenmesi halinde, kefalet
şerhi asil akitten ayrı müstakil bir işlem, bir hukuki muamele niteliğinde
olduğundan mukavele süresine göre kiralama bedelinden hesaplanacak binde
1,5 nispetindeki damga vergisine ilaveten kefalet şerhinden de Kanun’un
6.maddesinin birinci fıkrasına göre ve Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-3
fıkrasına istinaden ayrıca binde 7,5 nispetinde damga vergisi alınır.[1]
3. maddede belirtilen müteselsil kefil veya müşterek borçlu kavramlarından
anlaşılması gereken ise alacaklının asıl borçluya müracaat etmeden doğrudan
kefile başvurma hakkına sahip olduğu kefalet türü olduğudur. Kira
mukavelesine konan kefalet şerhinin “müteselsil kefil” veya “müteselsil kefil
ve müşterek borçlu” sıfatıyla konulması halinde, kefalet şerhi asıl akitlebirbirine bağlı ve bir asıldan doğma akit işlemler mütalaa edildiğinden,
kağıtta yer alan akit ve işlemler içersinde en yüksek vergi alınmasını
gerektiren tutarın dikkate alınması suretiyle yapılacaktır.[2] Yani içersinde bu
tür kefalet bulunan kira sözleşmeleri için dikkate alınması gereken vergi
nispeti Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-3 fıkrası gereğince binde 7,5
olmalıdır.
III – KİRA SÖZLEŞMELERİNİN KENDİLİĞİDEN UZAMASI VE UZATILMASI
ARASINDAKİ FARK
a) Sözleşmenin süresinin uzatılması :
488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’ nun 2. maddesinde “Vergiye tabi kağıtlar
mahiyetinde bulunan veya onların yerini alan mektup ve şerhlerle, bu
kağıtların hükümlerinin yenilenmesine, uzatılmasına, değiştirilmesine, devrine
veya bozulmasına ilişkin mektup ve şerhler de Damga Vergisine
tabidir.”denilmektedir.
Bu madde özellikle belirtilen husus değişikliklerin mektup ve şerhler ile
yapılması halinde yapılan değişikliklerin damga vergisine tabi olacağıdır.
Çünkü mektup ve şerhlerle yapılan değişikliklerde önceki sözleşmenin bazı
hükümleri değiştirilebilmekte ya da süresi uzatılabilmektedir. Sonuçta mektup
ve şerhle yapılan değişiklik ne olursa olsun yeni bir kağıdın düzenlenmesi söz
konusu olduğundan bu işlemler sonucunda damga vergisinin doğacağı
açıktır. Aynı şekilde bu kanunun 14. maddesi hükümlerine göre de
“mukavelenamelerin müddetinin uzatılması halinde aynı miktar veya nispette
vergi alınır.” denilmektedir. Bu maddeden de anlaşıldığı üzere kanun koyucu
vergi miktarı açısından mevcut bir mukavelenamenin süresinin uzatılması ile
yeni bir mukavelename düzenlenmesi arasında bir fark gözetmemiştir.[3]
Ancak bu madde geçen uzatılması kelimesinden de kendiliğinden uzaması
değil ayrıca bir kağıtla, şerhle ya da mektupla uzatılma anlaşılmalıdır.
Dolayısıyla bu tür uzatılmaya yönelik kağıtlar da damga vergisi konusuna
girmektedir.
b) Sözleşmenin süresinin uzaması :
Yukarıdaki açıklamaların dışında bir çok kira sözleşmesinde ayrı bir madde
olarak şu ifade yer almaktadır. “ Kira sözleşmesi süresinin bitimine 15 gün
kala hiçbir itirazda bulunulmaması durumunda sözleşme kendiliğinden uzar.”
Hükümlerinde buna benzer ifadeler bulunan sözleşmelerde sürenin uzatılması
değil kendiliğinden uzaması söz konusudur. Bu durumda yeni bir kağıt
düzenlenmesine gerek olmadığı için ayrıca bir damga vergisi hesaplanmasına
da gerek yoktur. Maliye Bakanlığı da verdiği birçok özelgede yeni bir kağıt
düzenlenmeden veya ayrı bir şerh ve mektupla uzadığı belirtilmeyen kira
sözleşmelerinde damga vergisi hesaplanmayacağını belirtmiştir.
IV - SONUÇ
Sonuç olarak devam eden kira sözleşmelerinde damga vergisimükellefiyetinin olup olmadığının belirlenmesi için sözleşmenin kendiliğinden
mi uzadığının yoksa uzatıldığının mı belirlenmesi gerekmektedir. Çünkü
kendiliğinden uzayan sözleşmelerde ayrı bir kağıt düzenlenmeyip sözleşme
hükümlerine göre bir uzama söz konusu olduğundan herhangi damga vergisi
hesaplanmasına gerek yoktur. Diğer yandan uzatılan kira sözleşmelerinde ise
yeni bir kira sözleşmesi ya da süre uzatımına ilişkin şerh ya da mektup söz
konusudur. Dolayısıyla yeni bir kağıt düzenlenmesi mevcut olduğundan bu
durumda damga vergi hesaplanması gerekecektir.
--------------------------------------------------------------------------------
[1] DEĞER Nuri; En Son Şekliyle Damga Vergisi Uygulaması; 2006
[2] DEĞER Nuri; En Son Şekliyle Damga Vergisi Uygulaması; 2006
ESKİŞEHİR SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI
MEVZUAT ARAŞTIRMA KOMİSYONU
Halim ARI (SM)
Selim HANAY (SMMM)
Servet ONURLU (SMMM)
Hasan ERÖKSÜZ (SMMM)
Kadir KODAK (SMMM)
Oğuz KIRAL (SMMM)
Bekir KIR (SM)
|