Belediyelerin şirketlere bedelsiz olarak ortak olması
Belediyelerin ve İl Özel İdarelerinin kurulmuş veya kuralacak şirketlerden bedelsiz olarak pay verilmek suretiyle hissedar olmaları veya mevcut bir şirketin hibe yoluyla tüm mal varlığı ile bedelsiz olarak davralınması halinde,4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanunun 26. maddesine göre Bakanlar Kurulunun, iznine ihtiyaç bulunup bulunmadığı konusunda tereddütler yer almaktadır.
Anılan kanuna göre ;
“Belediye ve il özel idarelerine ait ticari amaçlı kuruluşlar ile pay oranlarına bakılmaksızın her türlü iştiraklerindeki paylarının özelleştirilmesine ilişkin işlemler bu Kanundaki esaslara göre, yetkili organlarınca belirlenir ve yürütülür.Bu şekilde sağlanan gelirler ilgili belediye veya il özel idaresi tarafından özel bir hesapta toplanır. Bu özel hesapta toplanan gelirler ilgili belediye veya il özel idaresi tarafından öncelikle; özelleştirme uygulamaları sonucu doğabilecek iş kaybı nedeniyle yapılacak tazminat ödemeleri ve gerektiğinde bu madde gereğince ilgili belediye veya il özel idaresi tarafından özelleştirilecek diğer kuruluşlarda yapılacak idari, mali ve hukuki düzenlemelerin gerektirdiği harcamalarda kullanılır. Bu madde gereğince elde edilecek özelleştirme gelirlerinden yukarıda belirtilen öncelikli harcamalar düşüldükten sonra kalan miktar ilgili belediye ve il özel idaresi tarafından bütçelerine gelir kaydedilir.Belediye veya il özel idarelerinin yapacakları özelleştirme uygulamaları çerçevesinde özel ihtisas gerektiren konulara ilişkin müşavirlik, araştırma, pazarlama ve teknik hizmetler; ilgili belediye veya il özel idaresinin talebi üzerine idarece sağlanabilir.Belediyeler ve diğer mahalli idareler ile bunların kurdukları birlikler tarafından ticari amaçla faaliyette bulunmak üzere ticari kuruluşlar kurulması, mevcut veya kurulacak şirketlere sermaye katılımında bulunulması, Bakanlar Kurulu’nun iznine tabidir.”
Konu ile ilgili Bakanlık görüşüne göre ;
“4046 sayılı Özelleştirme Uygulamalar Hakkında Kanunun 26 ncı maddesinin 4 üncü fıkrasında Belediyeler ve diğer mahalli idareler ile bunların kurdukları birlikler tarafından ticari amaçla faaliyette bulunmak üzere ticari kuruluşlar kurulması, mevcut veya kurulacak Şirketlere sermaye katılımında Bakanlar Kurulunun iznine tabi olduğu ancak söz konusu Kanunda piyasa koşullarında ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunun hükümlerine göre faliyet gösterecek olan şirketlerin bedelsiz ya da hibe yolu ile edinilmesiyle ilgili olarak mevzuat her hangi bir hüküm bulunmadıgı, dolayısıyla Kanunun öngörmediği bir sınırlamanın genelde ile getirilmesinin hukuken uygun olmayacağı, ayrıca Danıştay sekizinci Dairesinin 05,03,2010 tarihli ve E:2008/4976, K:2010/1108 sayılı kararının da bu doğrultuda bulunduğu ve idarenin yarğı kararlarına uymasının yasal bir zorunluluk olduğunn düşünüldüğü.
Sonuç olarak, il özel idareleri, büyükşehir belediyeleri ve diğer belediyeler ile bunların kurmuş oldukları birliklerin kurulmuş veya kurulacak şirketlere bedelsiz olarak pay verilmek suretiyle hissedar olmaları veya mevcut bir şirketin hibe yoluyla tüm mal varlığı ile bedelsiz olarak devralınması halinde, 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanunun 26 ıncı maddesine göre Bakanlar Kurulu izni alınmasıa gerek olmadığına değerlendirildiği belirtilmektedir. “
Nihai olarak belirtmek gerekir ki;
Belediyelerin ve İl Özel İdarelerinin kurulmuş veya kuralacak şirketlerden bedelsiz olarak pay verilmek suretiyle hissedar olmaları veya mevcut bir şirketin hibe yoluyla tüm mal varlığı ile bedelsiz olarak davralınması halinde,4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanunun 26. maddesine göre Bakanlar Kurulunun, iznine ihtiyaç bulunmadığını söylemek mümkündür.
Kaynak:
http://www.ticaretsicili.net/belediyelerin-sirketlere-bedelsiz-olarak-ortak-olmasi/